Yeni bir şehre taşınmanın zor olduğunu biliyorum biraz alışmaya çalışalım, olur mu? | Open Subtitles | أعلم انه من الصعب الوجود فى مدينة جديدة لكن دعنا نعطى انفسنا فرصة,حسنا؟ |
Kayıplar hakkında konuşmamızın her ikimiz için de zor olduğunu biliyorum. | Open Subtitles | أنا أعلم انه من الصعب التكلم عن فقدان أحد |
Bin Laden olduğunu biliyorum, George. | Open Subtitles | أعلم انه كان بن لادن ، جورج و أنت تعلم أيضا كما أعلم |
Aptalca geldiğini biliyorum, ama burayı seviyorum. | Open Subtitles | أعلم انه سيبدوا سببا تافها, ولكنى احب هذا المكان. |
Buranın tereyağı bıçağı türünde bir yer olduğunu bilmiyordum. | Open Subtitles | لم أعلم انه مكان غالي به سكاكين زبدة |
Sana borcu olduğunu biliyorum ve buna bir çözüm buluruz diye düşünüyordum. | Open Subtitles | وأنا أعلم انه مدان لك ببعض المال وأنا كنت امل فى الحصول على وسيلة لتسوية هذا الدين |
Çok para olduğunu biliyorum ama yoksa hapse gireceksiniz. | Open Subtitles | أعلم انه الكثير من المال لكن البديل السجن |
Kararın sana ait olduğunu biliyorum fakat bebeği ve Jody'yi bırakmaman gerektiğini düşündüğümü belirteyim. | Open Subtitles | أعلم انه خيارك, لكنني اريد فقط أن أخبرك انني اظن أنه يجب عليك الأخذ بالإعتبار الاحتفاظ بالطفل |
İçeride olduğunu biliyorum. Beni duyabildiğini biliyorum. | Open Subtitles | اعلم أنك لازلت هناك أعلم انه يمكنك سماعي |
Anneciğim ve George babacığım için geçinebilmemizin önemli olduğunu biliyorum o yüzden seni, aldığım hip-hop dans kursuna davet ediyorum. | Open Subtitles | أعتذار تيسا بخلق أعتذار أجل و أعلم انه من المهم |
Onun endişeli olduğunu biliyorum, ama güven bana, ...bundan pişman olmayacaksınız. | Open Subtitles | أنا أعلم انه متوتر، ولكن ثقو بي، انتم يا رفاق لن تأسفوا لذلك. |
Geç olduğunu biliyorum. Buraya giremezsin. Yalnız bırak beni. | Open Subtitles | أعلم انه متأخر، لا أريدك أن تأتي إلى هنا، دعيني وشأني |
Gölde olanların, anlık şeyler olduğunu biliyorum, ve buna tutunmayacağım. | Open Subtitles | ذلك الشيء الذي حصل في البحيرة أنا أعلم انه كان لحظياً واني لم ارغمك عليه |
Çocuklar, onun sizin koçunuz olduğunu biliyorum ama biraz değiştirirsiniz. | Open Subtitles | لكن على محمل الجد، وأنا أعلم انه مدرب الخاصة بك، ولكنك تغييره قليلا. |
Yıllar boyunca inkâr edildiğiniz birisine ait olduğunu biliyorum. | Open Subtitles | أعلم انه لآخر الذي أنكرتيه على مدى السنين |
Kusura bakma Fiona, kardeşin olduğunu biliyorum ama berbat bir komiydi. | Open Subtitles | سامحيني فيونا أعلم انه اخاك لكنه سيء ك نادل |
Kulağa çılgınca geldiğini biliyorum ama sanırım bunu burada yapmak istiyorum. | Open Subtitles | ...أعلم انه يبدو مجنوناً, لكن .أعتقد انني أريد فعل هذا هنا |
Tuhaf geldiğini biliyorum ama öyle görünüyor. | Open Subtitles | أعلم انه يبدو غريباً ولكن يبدو انه هذا ماحدث |
Senin de işin içinde olduğunu bilmiyordum. | Open Subtitles | لم أعلم انه لديكِ مقدرة على ذلك. |
Verdiğim dersin sana aptalca geldiğinin farkındayım ama vereceğim ders bu. | Open Subtitles | أعلم انه درس سخيف بالنسبة لكِ, لكنّه درسي لأعلِّمه. |