Bir gözüm kör ve diğeri de çok iyi durumda değil. | TED | فأنا أعمىً في عين واحدة، و الرؤية بالأخري ليست بجودة كافية |
- Sert birisi. Bunu söyleyebilirim. - McManus, sen bile bu kadar kör olamazsın. | Open Subtitles | إنهُ قَوي، أعترفُ بذلك - ماكمانوس، حتى أنت لا يُمكنكَ أن تكونَ أعمىً هكذا - |
Tamamen kör değilim. Yasal anlamda körüm. | Open Subtitles | أنت لست أعمىً تماماً أنا نصف أعمى |
kör olacaksın yakında, evlat. | Open Subtitles | سُحقًا يا رجل، سوف تُصبح أعمىً |
Carlus kör olabilir, ama ahlak polisi değil. | Open Subtitles | قد يكون (كارلُس) أعمىً ولكنّه ليس متزمّتًا |
30, 35 yaşlarına gelmeden hiç bir şey bilemezsin tabii bu arada tamamen kör de olabilir. | Open Subtitles | لن نتمكن من أن نعرف إلى أن يبلغ الثلاثين أو الخامسة والثلاثين. إذا ما كان سيصبح أعمىً كليّاً ... . |