Birincisi, paralel evrenler arasında köprü kurmayı amaçlayan bir deney yapıyorsunuz sanıyorum? | Open Subtitles | أفترض أنكم تجرون نوعا ما من التجارب والتي صممت للربط بين العوالم المتناظرة؟ |
Buna bahşiş dahil değil, ki vereceğinizi sanıyorum. | Open Subtitles | ,وهذا يشمل البقشيش والذي أفترض أنكم سوف . تعطونني أياه |
Sülfirik asidin insan yüzüne yaptıklarını daha önce hiç görmediğinizi sanıyorum. | Open Subtitles | الآن أنا أفترض أنكم لم تروا أبداً ما يفعله حمض الكبريتيك بالوجه البشري |
Hepinizin benimle hiç bir şey bulamadığınızı söylemek için yürümediğinizi farz ediyorum. | Open Subtitles | أفترض أنكم لا تسيرون كلكم معي لتخبروني أنكم لم تجدوا شيئاً |
farz ediyorum ki benim kadar sinirlisin ve konuşacak durumda değilsin. | Open Subtitles | يمكنني أن أفترض أنكم غاضبين مثلي ولا تستطيعون الكلام من هول الصدمة |
sanıyorum telefon hakkını vermiş değilsiniz. | Open Subtitles | أفترض أنكم لم تسمحوا له بإجراء اتصاله بعد |
Hepinizin Turin Kefeni'ni bildiğinizi sanıyorum. | Open Subtitles | أفترض أنكم مألوفون مع الكفن من تورينو |
sanıyorum ki beni su götürmez bir şekilde yakaladınız, öyleyse... | Open Subtitles | أفترض أنكم ستجلبون العدالة للموتى لذا |
Hepiniz "Yunan Uyanışı" mimari dönemiyle ilgili bölümleri okumuşsunuzdur sanıyorum. | Open Subtitles | أفترض أنكم قرأتم فصولاً من كتاب (الفن المعماري الأغريقي) |
Ancak yaptığım bu saygısızlık ile ne kastettiğimi anladığınızı farz ediyorum. | Open Subtitles | ولكن أفترض أنكم فهمتم القصد من عدم الإحترام |
Şimdi, bu şehrin üzerinde mutlak güce sahip olduğundan, ve seni farz ediyorum çünkü tüm kaba gece uyumak istemiyorum, | Open Subtitles | والآن، بما أنهم يملكون سلطة مطلقة على المدينة وبما أنني أفترض أنكم تودون النوم بسلام الليلة |
Hepinizin dinlediğini farz ediyorum. Hartley doğruyu söylüyordu. | Open Subtitles | أفترض أنكم جميعاً كنتم تستمعون |