"أفترض أنكِ" - Traduction Arabe en Turc

    • varsayıyorum
        
    • Herhalde
        
    • farz ediyorum
        
    • sanıyorum
        
    Kalp krizi geçirmediğini varsayıyorum. Pıhtılaşma sorunun oldu mu? Open Subtitles أفترض أنكِ لم تصابي بسكتة دماغية هل أصبتِ بجلطة من قبل؟
    Şu ana kadar kararları sen verdiğine göre, senin konuşacağını varsayıyorum. Open Subtitles منذ أن أصبحتى النائبة عن هؤلاء الآن, أفترض أنكِ تملكين مهارة الحديث
    Bunun, bütün bu vampir olaylarından önceye dayandığını varsayıyorum. Open Subtitles أفترض أنكِ أعددتِ لذلك قبل أن أتعرض لأمور مصاصين الدمــاء.
    Herhalde sihirli kapatma düğmesini bulmamışsındır. Hayır. Open Subtitles و أنا أفترض أنكِ لم تجدي زر أيقاف السحرية ؟
    Herhalde üniversitenin beni sicim teorisine devam etmekte zorlamasına dair diyaloğumuzu tekrar açmak istiyorsunuz? Open Subtitles أفترض أنكِ تريدين إعادة فتح حوارنا حول إجباري من قبل الجامعة للعمل على نظرية الأوتار؟
    İş hakkında kesinlikle hiçbir şey bilmediğini farz ediyorum. Open Subtitles أفترض أنكِ لا تعرفين شيئاً عن العمل
    Ve sanıyorum ki, yaptığınız şeyin tehlikeli olduğunu bilmiyorsunuz. Open Subtitles و أفترض أنكِ لا تعتقدين بأن ما تفعلينه خطراً على الإطلاق ؟
    Sınırlı kaynaklarının müsaade ettiği her şeyi yaptığını varsayıyorum. Open Subtitles سوف أفترض أنكِ قمتي بكل شيء بوسائلكِ المحدودة ، لكني هنا الآن
    - Yıldönümü öğle yemeğine geldiğinizi varsayıyorum. Open Subtitles أفترض أنكِ هنا لأجل غداء ذكرانا السنوية.
    Babanla iletişimi koparmadığını varsayıyorum. Open Subtitles أفترض أنكِ كنتِ على اتصال به كل هذا الوقت
    Emekli olduktan sonra bloknotluğunu atmadığını varsayıyorum? Open Subtitles أفترض أنكِ احتفظتي بفهرس أرقامكِ عندما تقاعدتي؟
    Haklı olduğunu varsayıyorum ama kalan üç rakam ne olacak? Open Subtitles لذا ، بإفتراض أنكِ مُحقة وأنا أفترض أنكِ كذلك ما هى فائدة الأرقام الثلاثة المتبقية ؟
    Sanırım o zamana kadar onunla biraz temas kurduğunu varsayıyorum. Open Subtitles أفترض أنكِ كنتِ على اتصال به كل هذا الوقت
    Sarhoş olduğumu ya da bunamaktan korktuğumdan tir tir titrediğimi düşünüyorsundur Herhalde. Open Subtitles أفترض أنكِ تعتقدين أنّي ثمل أو أرتجف خوفاً بسبب تقدم العمر
    Herhalde bulgularının bir çıktısı daha vardır. Open Subtitles أفترض أنكِ تملكين نسخة أخرى من النتائج.
    Herhalde bulgularının bir çıktısı daha vardır. Open Subtitles أفترض أنكِ تملكين نسخة أخرى من النتائج.
    Herhalde bana dışarı çıkıp resmi bir duvar tenisi kortu bulmamı söyleyeceksin ama böyle şeyleri bilmelisin: Open Subtitles أفترض أنكِ ستقولين أنه عليك أن... تخرج وتبحث عن ملعب كرة مضرب رسمي، ولكن عليكِ أن تعرفي هذه الأمور حولي.
    Herhalde evimi biliyorsundur. Open Subtitles أفترض أنكِ تعرفين أين أسكن.
    Aynı konuşmayı Chase'le de yapacağını farz ediyorum. Open Subtitles أفترض أنكِ ستقيمين نفس الحوار مع (تشايس) لمصلحته أيضاً
    Bunu iyi mânâda söylediğini farz ediyorum. Open Subtitles أفترض أنكِ تعني بأنه أمر جيد
    Onlara bahsettiğini farz ediyorum. Open Subtitles أفترض أنكِ سألتهنّ بالفعل
    Bu kadar güzel bir yüze sahip olmak için bir ehliyete sahip olmanız gerekir sanıyorum. Open Subtitles .. ـ يمكنني فقط أن أفترض أنكِ بحاجة للرخصة

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus