Ben daha iyi ya da kötü olmak yerine normal olmak istiyorum. | Open Subtitles | لا أريد أن أكون أفضل أو أسوأ من أحد، أريد أن أكون طبيعية |
Evet biz. Hangi Büyük Tasarım temel iyi ya da kötü, için, bize yapar. | Open Subtitles | مما يجعلنا أفضل أو أسوأ أساس للتوازن الكلي |
# İyi ya da kötü, kaderimiz var. # | Open Subtitles | "للحصول على أفضل أو أسوأ من ذلك، لدينا مصيرنا ". |
Biz iyi veya kötü olduğumuzu söylemiyoruz. Sadece farklıyız. | Open Subtitles | لا أقول بأننا أفضل أو أسوأ فقط نحن مختلفون |
Senden daha iyi ya da daha kötü değilim, Josef. | Open Subtitles | (أنا لست أفضل أو أسوأ منك يا(جوزيف |
- Şimdi de suçluluk duygularıyla kıvranıyor ve itirafın işleri daha mı iyi yoksa daha mı kötü hale getireceğini kestiremiyorsun, değil mi? | Open Subtitles | والآنأنتمدمًربالذنب. ولست متأكد بأن الأعترف ... سيجعلُ الأمر بشكل أفضل أو أسوأ. |
İyi ya da kötü hep yanımda oldun. | Open Subtitles | أفضل أو أسوأ... لطالما كنتَ حاضرًا |
İyi ya da kötü sen bir Tarr'sın. | Open Subtitles | سواء كان هذا أفضل أو أسوأ (أنت من عائلة (طار |
Fakat farkına varmadığımız konu ise, yaşlanırken başımızdan geçen deneyimlerin iyi veya kötü olması, insanın yaşadığı ortama bağlı. | TED | ولكنّ الشيء الذي لا يدركه معضمنا هو أن تجارب التقدّم بالسن يمكن أن تكون أفضل أو أسوأ اعتمادّا على الثقافة التي تأخذ فيها مكانها. |
Hiçlik, herhangi bir şeyden iyi veya kötü değildir. | Open Subtitles | لا شيء أفضل أو أسوأ من أي شيء. |
Bu korkunç Yeraltı Dünyası sakinleri olarak iki seçeneğimiz var ya daha iyi ya da daha kötü bir yere gitmek. | Open Subtitles | {\pos(190,200)}وبالنسبة لنا في هذا العالَم السفليّ البغيض أمامنا خياران... {\pos(190,200)}الرحيل لمكان أفضل أو أسوأ |
Onlardan ayrılırken, sayemizde daha mı iyi yoksa daha mı kötü bir noktada olacakları bize bağlı, Avery. | Open Subtitles | وما إذا كانوا سيصبحون في حال أفضل أو أسوأ للقائهم بنا. نحن نتحكم بذلك، (إيفري). |