İki kuşak önce, Kore, bu günkü Afganistan'ın yaşam şartlarına sahipti. Ve eğitimde performansı en düşük olanlardan biriydi. | TED | قبل جيلين كان مستوى المعيشة في كوريا كمستوى المعيشة في أفغانستان اليوم، كان نظامها التعليمي من بينالأنظمة الأقل كفاءة. |
Afganistan'ın ciddi bir güvenlik sorunu olduğunu biliyoruz. Afganistan, dünyada bir çoğumuz içindir. | TED | أفغانستان، نعلم أي مشكلة أمنية حقيقية تشكلها أفغانستان بالنسبة للكثير من أنحاء العالم. |
Ve 14 yıl önce Afganistan'da tanıştığım ve kendi çocuğum olarak evlat edindiğim kız var çünkü annesi bir devrimciydi ve öldürülmüştü. | TED | و هناك فتاه قابلتها فى أفغانستان منذ 14 عاماً مضت التى تبنيتها كإبنه لي لأن أمها قد قُتلت حيث كانت والدتها ثوريه |
Daha sonra, Kabil'e gittim ve Taliban'ın düşüşünün ardından Afganistan'da çalıştım. | TED | لاحقا، سافرتُ إلى كابل و عملتُ في أفغانستان بعد سقوط طالبان. |
Kaldığım birçok Afgan gibi çok cömert bir insandı. | TED | وكان فائق الكرم مثل الكثير من الافغان الذين قضيت معهم الوقت في أفغانستان |
Diyorlar ki, Afganistan'da Sovyetler... senin adını duyunca tanklarıyla kaçıyormuş, öyle mi? | Open Subtitles | لقد قالوا إن في أفغانستان عندما سمع السوفيت اسمك هربوا من دبابتهم |
Batı İran ve Afganistan'ı geçtikten sonra Hindistan Yarımadası'nda bitecek. | Open Subtitles | سيكون عبر غرب إيران، أفغانستان وينتهى فى شبة القارة الهندية |
Afganistan'ın işgali tamamlanınca oraya yeni başkan olarak Hamit Karzai'yi atadık. | Open Subtitles | عندما إكتمل إجتياح أفغانستان قمنا بتعيين رئيسا جديدا لها، .حامد كارازى |
ClA'in Afganistan'da Ruslara karşı gizli psikolojik savaş için başvurduğu kişi. | Open Subtitles | استخدمته المخابرات للسيطرة على العقول فى حربنا مع السوفيت فى أفغانستان |
Dört ay önce, Afganistan'da bir helikopter kazasında yere çakılmış. | Open Subtitles | لقد كان في مروحية تحطّمت في أفغانستان قبل أربعة شهور |
Bu sadece Amerikalıların Afganistan'da teröristlerin saklandığını düşündüğü için oldu. | Open Subtitles | لأن هؤلاء الأمريكان ظنوا بأنه يوجد إرهابيين مختبئين في أفغانستان |
Michael Westen'in, Afganistan çöllerinde... ..dikkate değer bir casus olduğu zamanlardan. | Open Subtitles | عندما كان مايكل ويستن مجرد جاسوسا بلا هموم في صحاري أفغانستان |
Müfrezesi Afganistan'da pusuya düştüğü zaman Sherman'ın hikayesi manşetlere taşındı. | Open Subtitles | قصة شيرمن تصدرت العناوين حين تم الإيقاع بوحدتها في أفغانستان |
Afganistan'a iki seferinde de hayatta kaldı ama kendi evinde havaya uçtu. | Open Subtitles | تنجو من جولتين في أفغانستان و ينتهي بها الأمر مقتولة في بلدها |
Bazı zamanlar Afganistan'da olduğunu sansan da, ...bir de bakmışsın ki, aslında Pakistan'daymışsın. | Open Subtitles | وفي بعض الأحيان حين تكون في أفغانستان, يتضح أنك في الحقيقة في باكستان. |
Garcia, izin günlerimden ancak 25 gününü Afganistan'da sevdiği olan çalışanlara verebilmiş. | Open Subtitles | خمس و عشرين يوما من ايام اجازاتي لموظفين لديهم أحباب في أفغانستان |
Oğlunuzun neden Afganistan'a geri gittiğine dair bir fikriniz var mı? | Open Subtitles | هل لديكِ أي فكرة لماذا قد يعود إبنك إلى أفغانستان ؟ |
Teşekkür ederim Çavuş, bu oturum için Afganistan'dan kalkıp geldiniz. | Open Subtitles | شكرًا يا رقيب على عودتك من أفغانستان لحضور هذه الجلسة |
Ben Hindistan'dayken sen Afgan sınırında çalışıyordun. | Open Subtitles | لقد كنت في الهند عندما كنت تعمل على الحدود مع أفغانستان |
Jung Afganistanda ve fotoğraf | TED | لكي نطبق الدعم النفسي في أفغانستان ولكي أضعكم في الصورة |
Bu üçüncü yola dair gözlerimi açmama yardımcı olanlar arasında, Afganistandan dindar bir müslüman, Croatia'dan uyum içinde bir grup lezbiyen ve Liberia'dan (Batı Afrika) bir tabu kırıcı var. | TED | و من ضمن اولئك الذين ساعدوني في رؤية هذا الحل الثالث, هن : مسلمة مخلصة لإسلامها في أفغانستان, مجموعة من السحاقيات موسيقيات في كرواتيا و سيدة خارقة للمحرمات في ليبيريا. |