Ben bir belgesel yapımcısı olarak gerçirdiğim kızgınlık dönemi ve televizyon ve radyoya bağırma tepkilerimin ardından bir sonraki tepkim film çekmek oldu. | TED | الآن أنا صانعة أفلام وثائقية بعد أن مرَّت فترة الغضب والصياح على شاشة التلفاز وجهتني غرائزي إلى أن أصنع فيلماً |
Adriana Rodriguez ile beş yıl önce tanıştım Kolombiya hükümeti için bir belgesel yapımcısı olarak çalışıyordum. | TED | لقد قابلت أدريانا رودرجيز منذ حوالى خمس سنوات خلال فترة عملي في الحكومة الكولومبية كصانع أفلام وثائقية. |
- belgesel yapımcısının saygı duyacağını sanmıyorum. | Open Subtitles | لست متأكدة من أن صانعة أفلام وثائقية تفعل ذلك |
Bana belgesel yapımcısı olduğunu söylemiştin. | Open Subtitles | لقد أخبرتني بأنك كنت مخرج أفلام وثائقية. |
Doğru dürüst bir belgeselci olmak istediğini söylemiştin. | Open Subtitles | قلتَ أنكَ تريد أن تكون صانع أفلام وثائقية محترف |
Bir yıl önce muhabirlik görevinden kovulmuş şimdilerde belgesel çekmekle uğraşıyor. | Open Subtitles | تبيّـنَ أنّها كانت مراسلة عُلّـِق عملها العام الماضي. و تعمل الآن كمنتجة أفلام وثائقية. |
belgesel yapımcısı olarak doğaüstü olaylara ilişkin kanıt aradığımı söyledim. | Open Subtitles | مخرج أفلام وثائقية يسعى إلى دليل على الخوارق. |
belgesel çekmek istediğimden söz etseydim daha sevimli gelir miydim sana? | Open Subtitles | هل ستظن أني متملقة اذا قلتُ لك أني أريد صنع أفلام وثائقية ؟ |
Sorduğunuz için teşekkürler, aslında bir belgesel yapımcısıyım. | Open Subtitles | شكرًا لكم على السؤال أنا مساع مخرج أفلام وثائقية |
Bu yüzden, 21 yaşındayken belgesel yapımcısı olarak kameramı, savaş bölgelerinde ön saflarda yer alan marjinalleşmiş topluluklardan, nihayet kadına karşı şiddeti belgeleyeceğim evime, Pakistan'a çevirdim. | TED | لذا وفي عمر 21 أصبحت صانعة أفلام وثائقية أجول بكاميرتي عبر المجتمعات المهمشة وأمام حدود مناطق الحروب في النهاية عدت لموطني باكستان حيث أردت توثيق العنف ضد النساء |
Ben olsam belgesel yapımcısı hikâyesine devam ederdim. | Open Subtitles | أنا أتمسك بقصة أنك منتج أفلام وثائقية |
belgesel fikrine karşı olduğunu biliyorum ama dinle Charlize Theron, Julie'yi oynar. | Open Subtitles | أعرف أنك قلت بأنني لست مصور أفلام ...وثائقية لكن إسمعني |
Bir belgesel yönetmeni olmak istiyordum. | Open Subtitles | أردت أن أكون مُنتج أفلام وثائقية. وقد قال لى أحدُهم... |
Birden belgesel film yapımcısı mı oldun? | Open Subtitles | -صحيح، إذن فأنت مصور أفلام وثائقية الآن؟ |
Miranda Ethan Watson ile gelmişti bir hafta önce tanıştığı, Harward mezunu bir belgesel yapımcısıydı. | Open Subtitles | جلبت ميراندا إيثان واتسون... ... ومخرج أفلام وثائقية كانت قد اجتمعت قبل أسبوع... ... في خريجي هارفارد خلاط حضر قليلة . |
Demek belgesel çekiyorsun. | Open Subtitles | لذا، أفلام وثائقية. |
- belgesel yapımcısı. | Open Subtitles | صانعة أفلام وثائقية |