Elbette o benim arkadaşım değildi çünkü Onunla hiç tanışmadım. | Open Subtitles | إلا أنها حقيقـة لـم تكـن صديقتي لأنني لم أقابلها بحياتي |
Asıl önemli olan, neden Onunla en baştan tanışmamı istemediğin. | Open Subtitles | المهم هو لماذا لم تردني أن أقابلها في المقام الأوّل؟ |
Onu daha önce hiç görmedim, ama hayır. | Open Subtitles | لا, لم أقابلها من قبل لكن لا, في الحقيقة أنا كاره |
Hiç tanışmadık. Neden ki? | Open Subtitles | لما أقابلها أبداً ، لماذا ؟ |
Daha önce hiç tanışmadığım bir kız benim ve binlerce insanın hayatını değiştirdi | TED | فتاة لم أقابلها من قبل غيرت حياتي وحياة الآلاف من الأشخاص. |
Bilemiyorum. Daha önce hiç tanışmadığın bir teyze veya kuzen ile tanışmak gibi olacak. | Open Subtitles | إنه سيكون مثل مقابلة عمة لم أقابلها ابداً, أو قريب. |
Bende tanıştığım her kızla yatmamam için uğraştığını sanıyordum. | Open Subtitles | ظننتك تحاول أن تجعلني أصل إلى فكرة لا ممارسة للفحشاء بعد اليوم مع أي فتاة أقابلها |
O zaman, bunları Onunla tanışmadan önce söylemeliydin! | Open Subtitles | إذا كان يجب أن تقولي لي شيئا قبل أن أقابلها |
Hayır, Onunla hiç tanışmadım, ve bu sorulardan milyon kez geçtim zaten. | Open Subtitles | لا، لم أقابلها أبدا، لقد كنت أمر بهذا حوالي مليون مرة |
Hiç tanışmadım, ama çok iyi biriymiş. | Open Subtitles | لم أقابلها قط في حياتي لكنني سمعت أنها لطيفة جداً |
Bilmiyorum. Hiç tanışmadım. Konuyu değiştirebilir miyiz? | Open Subtitles | لا أعرف، لم أقابلها هل يمكن أن نغيّر الموضوع؟ |
Çünkü yarın Onunla görüşeceğim ve konuşacak başka şeyim yok. | Open Subtitles | لأنني سوف أقابلها غدا وأنا لا أعلم عن ماذا أتحدث |
İçerideki torunlarımdan birini üç yıldır görmedim ve diğerini hiç görmedim. | Open Subtitles | لدي حفيدة في الداخل لم أرها منذ ثلاث سنوات. وحفيدة أخرى لم أقابلها قط. |
O zaman kesinlikle tanışmadık. | Open Subtitles | إذاً فلم أقابلها بالتأكيد |
Daha önce tanışmadığım kızlardan hiçbiri beni senin kadar tanımıyor galiba. | Open Subtitles | حسناً، أعتقد أن لا شخص يعرفني أفضل منك، الفتاة التيّ لم أقابلها مسبقاً. |
-Onunla tanışmak istiyorum. | Open Subtitles | ولد , أريد أن أقابلها |
Yollardayken yattığın ve tanıştığım ilk kadındı bu. | Open Subtitles | فهي تعتبر أول إمرأة أقابلها بعدما ضاجعتها وأنتَ مسافر |
tanışmadan önce vatka kullanıyordu. | Open Subtitles | قبل أن أقابلها كانت تلبس وسادات في كتفيها |
Onunla eve bu kadar yakın buluşmam aptalcaydı fakat iyi olduğunu görmeliydim. | Open Subtitles | ، لقد كانت حماقة مني أن أقابلها بالقرب من المنزل لكن كان عليّ أن أتأكد أنها بخير |
Daha önce tanımadığım bir kadına evlenme teklifi ettiğim için mi? | Open Subtitles | لمَ إذاً سأطلب الزواج من إمرأة لم أقابلها من قبل ؟ |
Çok heyecanlanmıştım çünkü o gördüğüm ilk gerçek ünlüydü ve benim öğrenmem gereken şey de tam olarak buydu birilerinin adımlarını takip etmek. | Open Subtitles | لقد كنت متحمسة جدا , لأنه كان أول شخصية شهيرة أقابلها و قد كان هذا تماما ما أردت تعلمه كيف امشي على خطاه |
Önümüzdeki hafta her hâlükârda Onunla tanışacağım. | Open Subtitles | لا ،انا سوف أقابلها الأسبوع القادم على اى حال |
Onunla bir daha görüşmeyeceğim. | Open Subtitles | لن أقابلها ثانيةً |
Geldiğimden beri Onunla görüşmedim. | Open Subtitles | علي الذهاب لرؤية با ، لم أقابلها منذ عودتي |