"أكبر مشكلة" - Traduction Arabe en Turc

    • en büyük sorun
        
    • en büyük sorunu
        
    • büyük problemi
        
    • en büyük sorunun
        
    • en büyük sorunumuz
        
    • en büyük problemimiz
        
    Evet, son 24 saatte yaşadığın en büyük sorun neydi? Open Subtitles أجل، مــاهي أكبر مشكلة صادفتك خلال الـ 24 ساعة المــاضية؟
    Frankly, karşı karşıya olduğumuz en büyük sorun, kızının alacağı cezalar. Open Subtitles في الواقع، أكبر مشكلة تواجهنا هي التهم التي تواجهها ابنتك
    Irk şu an büyük bir sorun, dünyanın en büyük sorunu. Open Subtitles والعنصرية هي مشكلة كبيرة أكبر مشكلة في العالم
    Bugün Amerika'nın en büyük sorunu ne biliyor musun? Open Subtitles هل تعرفون ما هي أكبر مشكلة في اميركا اليوم؟
    Ülkenin en büyük problemi popülasyon değil. Open Subtitles أكبر مشكلة فى بلادنا هى ليست الكثافة السكانية
    Efendim, hintlileri en büyük sorunun ne olduğunu biliyor musunuz? Open Subtitles يا سيدي هل تعرف ما هي أكبر مشكلة لدى الهنود؟
    Küresel ısınmanın en büyük sorunumuz olduğunu düşünüyorsanız, bu gezegendeki en ahmak hergele sizsiniz. Open Subtitles إن كنت تظن أن الاحتباس الحراريّ أكبر مشكلة نواجهها فأنت أغبى ابن عاهرة على الكوكب
    Kızınıza yapılan suçlamalar en büyük problemimiz şu an. Open Subtitles في الواقع، أكبر مشكلة تواجهنا هي التهم التي تواجهها ابنتك
    Bu öncü aileler için en büyük sorun su kıtlığı olmalıydı. Open Subtitles أكبر مشكلة واجهت العوائل الرائدة ستكون قلة الماء
    Buradaki en büyük sorun eğer hayvanları dibe batırmazsanız yüzebilirler. Open Subtitles الأن أكبر مشكلة تواجهها بوعاء التغطيس هو أن الماشيه تستطيع السباحه ما لم تتعثر
    Yangın başladığında en büyük sorun insanları dışarı çıkarmaktı. Open Subtitles كانت أكبر مشكلة عندما اشتعلت النيران هي إخراج الناس خارج المبنى
    Konu yalnızca paraysa, o zaman... Para bir sorun ama en büyük sorun değil. Open Subtitles إذاً، الأمور لا تتعلق بالمال فقط - المالمُشكلة، لكنه ليس أكبر مشكلة -
    Oysa eskiden aramızdaki en büyük sorun şeydi... Open Subtitles ‏فيما مضى،‏ ‏كانت أكبر مشكلة واجهتنا،‏
    George'un en büyük sorunu, oğlumuz hakkında çok derinlerde taşıdığı bir hazımsızlık, büyük oğlumuz hakkında onun kendi çocuğu olduğundan tümüyle emin değil. Open Subtitles إن أكبر مشكلة لدى جورج " عن " عن ابننا عن ابننا الكبير العظيم أنه فى أعماق أعماقه الخاصة
    Oysa ki kraliçenin en büyük sorunu ele avuca sığmaz küçük bir velet olduğu su götürmez olan, hayal kurduğunda dadılarını doğrayan haydut oğlu Diello'ydu! Open Subtitles .. على أيّة حال - .. أكبر مشكلة للملكة .. .. كان طفلها المتمرّد (دياللو) الذي أثبت أنه ..
    Ben ve arkadaşlarımın en büyük sorunu. Open Subtitles هذا انا وأصدقائي " أكبر مشكلة.
    Ülkenin en büyük problemi sözler. Open Subtitles أكبر مشكلة تواجهها البلاد هى الكلام الفارغ
    Hayır. (Gülüşmeler) Sorun buydu: Şeffaflık ... yalanlar ve hilekarlıktan arınmış; b: kolayca fark edilebilen ya da nedeni anlaşılabilen; c: kolayca anlaşılabilen; d: özellikle iş çalışmalarını ilgilendiren ve görünürlük ile ya da bilgiye erişilebilirlik ile karakterize edilen, ve bu son satır belki de en büyük problemi teşkil ediyor. TED (ضحك) هذه كانت المشكلة: الشفافية خال من التظاهر أو الخداع؛ سهل الكشف عنه أو الرؤية عبره سهلة الفهم؛ توصف برؤية أو الوصول إلى المعلومات، ولا سيما فيما يتعلق بالممارسات التجارية السطر الأخير على الأرجح هو أكبر مشكلة.
    Ve en büyük sorunun da bu değil. Open Subtitles وهذه ليست أكبر مشكلة لديك
    Sonyciler en büyük sorunumuz olmayabilir. Open Subtitles ناس سوني قد لا يكون أكبر مشكلة لدينا.
    en büyük problemimiz kanserin benim için ameliyat etmenin çok tehlikeli olduğu.. Open Subtitles .. أكبر مشكلة تواجهنا هو ان السرطان لقد انتشر في مناطق من الجسم

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus