Bir kadınla birlikte olduğumda ondan Daha fazla .... ... kişiyle çıktığımı bilmek isterim. | Open Subtitles | عندما اكون مَع إمرأة , أريد ان اتأكد أَنِّني أَخْرجُ مَع أناسِ أكثرِ مِنْها |
Bayan Rosales, gerçekten size Daha fazla bilgi veremem. Anlıyorum Peder. | Open Subtitles | الآنسة روزليس،أنا حقاً لا استطيعُ كَشْف أيّ شئِ أكثرِ. |
Bu Russell'a senden Daha fazla uçak almaması gerektiğini öğretir. | Open Subtitles | هذا سَيُعلّمُ روسل ان ياخذ طائراتِ أكثرِ منك. |
Peki senin benimle daha çok ilgilenmen için ne yapabilirsin? | Open Subtitles | لذا ماذا يمكن أن تعمل ك لأَخْذ إهتمامِ أكثرِ فيّ؟ |
Bir daha sefere daha çok gürültü yaparım. | Open Subtitles | أنا سأحاول عمل ضوضاء أكثرِ في المرة القادمة |
Sorgu yargıcı size daha çok bilgi verir. | Open Subtitles | القاضي سَيَكُونُ قادر على إخْبارك أكثرِ. |
Bu kadınların erkeklerden Daha fazla sevgi barındırdıklarının kanıtı. | Open Subtitles | ذلك تصحيحيُ تلك النِساءِ قادرات حبِّ أكثرِ مِنْ الرجالِ. |
Onunla Daha fazla vakit geçirmek, arkadaş olmak istiyor. | Open Subtitles | يُريدُ قَضاء وقتِ أكثرِ مَعها ويَكُونُ موجود |
Anlaşılan, kadınlar kendilerinden bahsetmekten çok Daha fazla hoşlanıyor. | Open Subtitles | النِساء يَحْببنَ الكَلام حول أنفسهم أكثرِ. |
Daha fazla toplantıya gitmelisin. | Open Subtitles | أنتي يَجِبُ أَنْ تَذْهبَي إلى إجتماعاتِ أكثرِ |
Daha fazla ameliyat olman için yardımda bile bulunuyorum. | Open Subtitles | حتى أنني أدفع المال للحُصُول لك على جراحةِ أكثرِ. |
Ve bu konuda Daha fazla konuşmak isterdim... fakat gemim yarım saat içinde kalkıyor. | Open Subtitles | ..وأنا أودأنأتحدثعنهذا أكثرِ. لكن سفينتَي ستبحر في خلال نصف ساعه. |
Tom en hızlıları değildi ama hepsinden Daha fazla dayanıklılık gösterdi. | Open Subtitles | توم لَيسَ الأسرعَ، لَكنَّه يُحْصَلُ على تحمّلِ أكثرِ مِنْ كلّهم. |
Binanın içerisine koştum, avize sallandı ve havayı tekrar siyah duman kapladı. Sonrasındaki 5 dakikada, yine Daha fazla kuma ve Daha fazla toza büründük. | Open Subtitles | ودخان أسود ثانيةً ملأ الهواء خلال 5 دقائقِ أخرى تغطينا ثانية بغبارِ أكثرِ |
O onca parayı almışken benden Daha fazla para çıkartmak istiyordu. | Open Subtitles | حاولتْ إِبْتِزاز مالِ أكثرِ منّي بَعْدَ أَنْ أَخذتْها كُلّ. فَقدتُه. |
Bu kadınların daha çok sorumluluk alması gerekiyor. | Open Subtitles | هي هؤلاء النِساءِ اللواتي يَحتاجنَ لتَحَمُّل مسؤوليةِ أكثرِ. |
Onun adı Kirresha, ve o bu işe göründüğünden daha çok kalbini vermiş tabi sizin tüm vücudunuzdan da fazla ! | Open Subtitles | اسمها كيريشا، وهي لديها قلبِ أكثرِ اتساعا من مؤخرة احدكم مما لديك في كامل جسمِكَ. |
Evet, muhtemelen müzik setinin daha çok işlem gücü vardı. | Open Subtitles | أوه، نعم، حَسناً، مسجلتكَ كَانَ عِنْدَها من المحتمل قوَّة إستعمال حاسبات أكثرِ. |
-Parayı boş ver. Yarın daha çok para alacağız. | Open Subtitles | سَنَحْصلُ على مالِ أكثرِ غداً. |
Belki sen daha çok alkol seçeneklerini hayal edebilirsin ama tamam. | Open Subtitles | أنت يُمْكِنُ أَنْ تَتخيّلَ إختيارات تَحفيز أكثرِ لكن... |
Eşyalarımı toplamalıyım ve daha çok para almalıyım. | Open Subtitles | احْزمُ أشيائَي... و سَيكونُ عِنْدي افكار للحُصُول على مالِ أكثرِ. |