Sırf popüler olmaya başladın diye her şeyi biliyormuş gibi davranmayı bırak. | Open Subtitles | توقّف عن التصرّف كما يعرف كل الناس، فقط لأنك اصبحت أكثر شعبية. |
Ve bunun işe yaramamasının ana nedeni İnternetin kimsenin düşünemeyeceği kadar güçlü ve popüler bir hale gelmesiydi. | TED | والسبب الرئيسي الذي جعلها لا تعمل هو أنه قد اتضح أن الإنترنت أكثر شعبية وأكثر قوة مما قد يتصوره أي شخص. |
kahveli Roma daha popüler hale geldi. İnsanlar da bu seçeneğe yöneldiler. | TED | تصبح روما مع القهوة أكثر شعبية. ويختارها الناس. |
Heather Chandler daha da popüler oldu. | Open Subtitles | شماع هذر أكثر شعبية أكثر من أي وقت مضى الآن. |
Heavy metal dünyanın en popüler müziği oldu. | Open Subtitles | أصبحت الموسيقى هیفی میتال أكثر شعبية في العالم. |
Evet... yani hayır. Daha popüler olamam ya. | Open Subtitles | نعم , أقصد لا, لا لا يمكن أن أكون أكثر شعبية |
İnsanların en popüler diye "buna" oy verdiklerine inanmıyorum. | Open Subtitles | أنا لا أصدق بأن الناس قاموا بالتصويت لها , على أنها أكثر شعبية |
Evet, bunu görebiliyorum. Hiç köpekbalığı gördünüz mü? 2 saniyeliğine daha popüler olmak için... | Open Subtitles | ثانيتين و ستكون أكثر شعبية مما كانت عليه قبل أن ترحلا |
Söylemeye gerek yok,İnsan Hakları Hareketi Güneyde eskisi gibi popüler değil. | Open Subtitles | غني عن القول، أن حركة الحقوق المدنية .لم تكن أكثر شعبية في الجنوبة من شعبيته |
Bana eski kafalı diyebilirsin ama çeteler polislerden daha popüler hale gelirse... | Open Subtitles | قل إنني من الطراز القديم، لكن عندما اللصوص تصبح أكثر شعبية من رجال الشرطة، |
Pansiyonumu sattım ve kazancı kullanarak hem ordunun hem de hükümetin kıdemli kişilerinin arasında daha popüler olan bir kurum satın aldım. | Open Subtitles | لقد بعتُ نَزَلي و إستخدمتُ عائداته لأشتري حصة في مؤسسة أكثر شعبية " مع لاعبين كبار في كلٍ من الجيش و الحكومة |
Dostlar, akrabalar ve oğlumuzun popüler görünmesi için çağrılan birtakım insanlar! | Open Subtitles | أصدقاء، أقارب، وبعض الناس الذين ...استأجرناهم لجعل ابننا يبدو أكثر شعبية |
Yatakta kelepçeden daha popüler olduğunu gösteriyor. | Open Subtitles | مما يجعل أصفاد السرير أكثر شعبية من الأحزاب السياسية |
Ceza da şöyle: ''Aman Tanrım, beni sevmiyorlar, benden daha popüler olan var, Tanrım.'' | TED | أو العقوبة "يا إلهي، لا أحد يحبني، ربما هناك من هو أكثر شعبية مني، يا إلهي." |
Hiç olmadığın kadar popüler olacaksın. | Open Subtitles | و عليك أن تكون أكثر شعبية من أي وقت مضى |
Daha popüler olamam ya. | Open Subtitles | لا, لا يمكن أن يكون أكثر شعبية |
Nasıl oldu da Noel Kahn uzaklaştırıldı ve döndüğünde eskiden olduğundan çok daha popüler biri oldu? | Open Subtitles | كيف يحصل "نويل خان" على أيقاف وبعدها يعود أكثر شعبية مما كان قبل أن يغادر؟ |
Daha popüler olduğu için o adamı seçtin. | Open Subtitles | لقد وظفت ذلك الرجل لانه كان أكثر شعبية. |
Bakın, bir ergen olarak, daha fazla uyum sağlamak istiyordum, popüler olmak istiyordum, belki mezuniyet balosu için bir erkek arkadaşım olabilirdi ve Fatima, utangaçlığı ve kıyafet tarzı ile ayağıma dolanmıştı. | TED | حسناً، مثلي مثل أى مراهقة أردت أن يكون رفيقي بالغرفة مناسباً أكثر من ذلك أردته أن يكون أكثر شعبية وربما أن يكون رفيق يصحبني لحفلة موسيقية وشعرت بأن "فاطمة" كمن خرج للطريق للتو بخجلها ولباسها الصارم |
Öldüğün zaman daha popüler olursun. | Open Subtitles | أنت دائما أكثر شعبية ميت. |