"أكره رؤية" - Traduction Arabe en Turc

• görmekten nefret ediyorum
• görmek istemiyorum
• görmek istemem
• görmek istemezdim
• görmeyi istemezdim
• görmekten nefret ederim

Özel hayatımın sana bu kadar yük olmasını görmekten nefret ediyorum.
أكره رؤية حياتي الشخصية تشكل عائقاً بالنسبة لكِ

Çıkan insanları görmekten nefret ediyorum. Ne kadar zamanım kaldığını hatırlatıyor.
ياإلهي كم أكره رؤية الناس يخرجون ذلك يذكرني بكم بقي لي من مُـدّة

Kasabamda böyle şeyler görmek istemiyorum.
أكره رؤية مثل هذا الشيء في بلدتي

Klasik acındırma yöntemi. Bunun Tony'yi üzdüğünü görmek istemiyorum.
-إنه تلاعب مفضوح و أكره رؤية توني متأثر به للغاية

Sallanan birini görmek istemem. Uğursuzluk getirir.
أكره رؤية أي شخص على المشنقة, إنه حظٌ سيء

Çocuklarını yardıma muhtaç görmek istemezdim.
أنا أكره رؤية أطفالك انهم حرام

Hm, eğer bu şans ise, şanssızlığı görmeyi istemezdim.
حسناً , إن كان هذا حظاً فأنا أكره رؤية سوء الحظ

Ben de seni uyandırmak üzereydim fakat uyuyan insanları görmekten nefret ederim.
كنت على وشك أن أصحيك ولكنني أكره رؤية الناس نياما

Her şeyin harcandığını görmekten nefret ediyorum.
أنا فقط أكره رؤية الأشياء تضيع.

- Senin hayatını değer vermediğin, kadınlarla sarhoş seks yaparak geçirdiğini görmekten nefret ediyorum.
أكره رؤية أنك تهدر حياتك... مع الكحول والنساء... التي أنت لا تهتم به.

Yazın bittiğini görmekten nefret ediyorum.
أكره رؤية الصيف وهو ينتهي

Kardeşlerin bu şekilde kavga edişini görmekten nefret ediyorum.
أكره رؤية إخوة يتعاركون هكذا.

Anatoly, eğer Bratva yeni üyelerine böyle davranıyorsa düşmanlarına neler yapar görmek istemiyorum.
(أناتولي)، إن كانت هذه معاملة (البراتفا) لأعضائها الجدد -فإنّي أكره رؤية معاملتها لأعدائها .

Böyle bir fırsatı kaçırdığınızı, görmek istemem Bu duvardaki anahtar yuvası gibi.
أكره رؤية فرصة كهذه تختفي مثل إختفاء ثقب المفتاح بهذا الجدار

Sloane'un senden bunu kopardığını görmek istemem.
أكره رؤية معاملة (سلون) لك

"Birşeyler" yaptığında görmek istemezdim.
"أكره رؤية ما تتحدث إليه "الشيء

En kötüsünü görmeyi istemezdim.
لكم أكره رؤية الطوّافة الأسوأ!

İnsanların eşyalarını bir yığın halinde görmekten nefret ederim.
أكره رؤية أشياء الناس مكدسة في أكوام

Evlat, bunu görmekten nefret ederim..
وأنا أكره رؤية ذلك