Bunu söylemekten nefret ediyorum çocuklar, fakat kızı evime götürmenin vakti geldi. | Open Subtitles | أكره قول ذلك ، يارفاق ولكن حان الوقت لأدعو الفتاة إلى المنزل |
Bunu söylemekten nefret ediyorum, ama neden oturup burada beklemiyorsun? | Open Subtitles | و الآن أكره قول ذلك لكن لماذا لا تنتظرين هنا؟ |
...- Bunu söylemekten nefret ediyorum, bunu söylemek büyük acı veriyor- evrimde baş döndürücü bir sıçramanın yapıldığı açık bazı durumlar vardır. | Open Subtitles | لكني في الحقيقة أكره قول ذلك فقول ذلك صعب علي هناك بعض الحالات من الواضح أنه حدثت فيها قفزات مذهلة في التطور |
Bunu söylemek hoşuma gitmiyor ama bu herifler başlarına ne gelirse gelsin hak ediyorlar. | Open Subtitles | ، أكره قول ذلك ولكن ماحصل لهؤلاء الرجال ، يستحقونه |
Bunu söylemek istemezdim ama kasabanın yarısı profile uyuyor. | Open Subtitles | اسمع، أكره قول ذلك ولكن نصف سكان هذه البلدة يطابقون توصيفكم |
Bunu söylemekten nefret ediyorum ama annen haklı. Neden taşınmak isteyesin ki? | Open Subtitles | أكره قول ذلك ، ولكن والدتكِ على حق لماذا تريدي الانتقال؟ |
Bunu söylemekten nefret ediyorum fakat belki de Wakefield öldüremesin diye kendini öldürmüştür. | Open Subtitles | أتعلمين , أكره قول ذلك , لكن ربما قامت بقتل نفسها كي لا يقوم هو بقتلها |
Bunu söylemekten nefret ediyorum, ama kesinlikle ortak noktamız yok. | Open Subtitles | أكره قول ذلك ، لكن ليس هناك شيء مشترك بيننا على الإطلاق |
Bunu söylemekten nefret ediyorum ama bugün pek fazla bir şey göreceğimizi sanmıyorum. | Open Subtitles | أكره قول ذلك لكني لا أعتقد أننا سنرى الكثير هنا اليوم |
Başkan neler oldunu öğrenip Seal'ları göndermeden önce harekete geçmeliyiz. Bunu söylemekten nefret ediyorum ama sanırım kaçmamız gerekiyor. | Open Subtitles | ماحدث هنا وترسل قوات البحرية للتنظيف ... أكره قول ذلك ولكن ... |
Bunu söylemekten nefret ediyorum ama söyleyeceğim. | Open Subtitles | أكره قول ذلك , لكن قمنا بالمواصلة |
Bunu söylemekten nefret ediyorum, Colin, ama sanırım Nigel haklı. | Open Subtitles | أكره قول ذلك يا "كولين " و لكني كنت أفكر أن "نايجل" محق . |
Bunu söylemekten nefret ediyorum ama belli oluyor. | Open Subtitles | حسنا ، أكره قول ذلك ولكن يبدو |
Bak, Bunu söylemekten nefret ediyorum ama sanırım kendin olmaya devam ettiğin sürece hayat sonu gelmeyen bir "ait olmama" durumu olacak. | Open Subtitles | انظر أكره قول ذلك ولكنني اعتقد طالما انك تستمر كما أنت حياتك ستصبح سلسله ثابته من (لا أنتمي) |
Bunu söylemekten nefret ediyorum. | Open Subtitles | .. أكره قول ذلك |
Bunu söylemek hoşuma gitmiyor dostum ama adam haklı. | Open Subtitles | نعم أكره قول ذلك يا رجل ، لكنه مُحق |
Bunu söylemek istemezdim ama böyle olacağını söylemiştim sana. | Open Subtitles | رباه، أكره قول ذلك ولكني حذرتك. |
Sam, Bunu söylemek istemezdim, ama sana inanmıyorum. | Open Subtitles | (سام) ، أكره قول ذلك ، لكنني لا أصدقك |