Dizaynı görenler, takipçilerine yeni Bilmeceler bırakırlarmış | Open Subtitles | كان حلّ التصميم عبارة عن ألغاز أخرى تتبعه |
Binanın her yerinde cevaplar vardı Sonra bir gün, belki bir bilmece sonra belki de 100, sen de görmeye geldin. | Open Subtitles | جاوب على الأسئلة فى الحائط وهذا هو ثم فى يوماً ما ربما بعد عدة ألغاز |
Okumayan birinin iyi çapraz bulmaca yapacağını düşünmek zor. | Open Subtitles | من الصعب التوفيق بين فكرة أن شخص ما لا يقرأ مع شخص يبلي جيداً في ألغاز الكلمات المتقاطعة |
Bunu duymak sizi pek rahatlatmayabilir ancak bu olgu fiziğin başlıca gizemlerinden birisidir. | TED | رغم أن سماعها لا يشعرك بالطمأنينة، لكنّ هذه الظّاهرة تعدُّ من أكثر ألغاز الفيزياء شيوعاً. |
Standart Modelin dünyamız için güzel bir açıklaması olsa da hâlâ keşfedilmeyi bekleyen ve evrenin değeri kadar çok sayıda olan gizem var. | TED | بينما يوفر النموذج العياري تفسيرًا جميلًا للعالم من حولنا لا يزال هنالك ألغاز كونية قيـّمة متروكة للاستكشاف. |
Dünyanın her yerinde harika meslektaşlarım var bu derin yer altı dünyasının gizemlerini kırmak istiyorlar. | TED | لدي زملاء مدهشون حول العاالم الذين ينحتون ثقبًا في جدار ألغاز هذا العالم السحيق تحت سطح الارض. |
Ben cevap aramaya geliyorum, sense bana Bilmeceler söylüyorsun. | Open Subtitles | لقد أتيتكِ بحثاً عن إجابات، وأنت لا تمنحيني سوى ألغاز. |
İkiyüzle bir ekip kurmuş olan... ve suçlarını Bilmeceler yoluyla işleyen bu adama Bilmececi deniyor. | Open Subtitles | بإتفاقه مع ذو الوجهين, هذا ظهور ...لمجرم جديد يترك وراءه ألغاز لذا أهل جوثام لقبوه بالجوكر |
Eski Bilmeceler... Zeka bilmeceleri | Open Subtitles | الألغاز القديمة... ألغاز الانجلوسكسون القديمة ألغاز على مر التاريخ ألغاز العقل |
Fakat çözemediğim üç problem, üç bilmece vardı ve bu problemleri sizlerle paylaşmak istiyorum, fakat en önemlisi, çözüm için bir öneri bulduğumu düşünüyorum. | TED | لكن كانت هناك ثلاث مشكلات، ثلاث ألغاز لم أكن قادرة على حلّها وأريد أن أشارك معكم هذه المشاكل، لكن الأكثر أهمية هو أظن أنني وجدت اقتراحًا للحل. |
-Baktın ama görmedin. -Saçmalık! bilmece istemiyorum! | Open Subtitles | لقد نظرت ولكنك لم تر - كف عن هذا الهراء - لا أريد ألغاز فقط أخبرني |
Yapbozları seven bilmece dolu bir adamdı. | Open Subtitles | لقد كان رجل ألغاز لقد أحب الألغاز |
11 uluslararası büyük gazetede aynı ipuçları barındıran bir bulmaca yayınlanmış. | Open Subtitles | ..ألغاز كلمات متقاطعة في 11 جرائد عالمية كبرى |
Kazmanız, küreğiniz, bulmaca kitabınız, abur cuburunuz ve alerji ilacınız var. Size bir de ruhsat gerekiyor. | Open Subtitles | هاكما مجرفة، فأس، مثقابٌ معدنيّ، وجبات سريعة، كتب ألغاز و تحتاجان لرخصة. |
Elli yıl önce, bu evde modern bilimin en büyük gizemlerinden birinin çözülebilmesi için çalışılıyordu, bu öyle bir gizem ki, bugün hâlâ fizik alanındaki binlerce bilim adamı bu gizemi çözmeye uğraşıyorlar. | Open Subtitles | أعظم ألغاز العلوم الحديثة إنه لغز عميق جداً لذلك اليوم ألاف من العلماء وفى طليعتهم علماء الفيزياء |
Ve böylece, doğanın en derin gizemlerinden birinin çözülmesini sağlardık. | Open Subtitles | ويمكن أن يكون هذا المفتاح لحل أحد ألغاز الطبيعة الأكثر عمقاً. خمسة نُسخ لنظرية الخيط |
Bazen buradayken bu duvarlara bakıyorum da evrenin gizemlerini çözebilecekmişim gibi geliyor. | Open Subtitles | أحيانا عندما أكون هنا وأنظر إلى هذه الجدران أشعر كما لو أنه من الممكن حل ألغاز الكون |
Şu anda varolan Mars sırlarını çözmenin en iyi yolu nedir? | TED | ماهي الطريقة المُثلي لكشف .. ألغاز كوكب المريخ الموجودة الآن ؟ |
Herneyse,işte bu arkadaşımın, kendisinin keçi sakalıda yok köpeğide kesinlikle köpeğide yok bu arkadaşım kimi zaman birlikte gizemleri çözdüğü arkadaşından hoşlanıyor. | Open Subtitles | بأيّة حال، صديقي ذلك، الذيليسلديهسكسوكةأوكلب.. ليسلديهكلببالتأكيد.. معجب بفتاة يحلّ معها ألغاز أحياناً |
İki zıplayan top, iki yapboz, çok aç hipopotamlar termometre burada, çocuk tylenol'ü burada ateşi falan çıkar diye. | Open Subtitles | كُرتين، ولعبتي ألغاز ولعبة فرس النهر الجائع ولدينا مقياس حراره ولدينا تايلينول للأطفال كما تعرفين، فقط للإحتياط أن أصيب بحرارة |
Dedektif Bey, Gizemli olaylara el atmadan önce sinemanın temizliğine bir el atsanız diyorum. | Open Subtitles | أيُّها المُحقق , قبل أن تحل " " أيّة ألغاز , نَظِف هذا المسرح |
İlk kurucular arasında bulunan Hür Masonlar bize bazı ipuçları bıraktı. | Open Subtitles | البناؤون الأحرار من بين آبائنا الأولين تركوا لنا مفاتيح ألغاز. |
Gördüğün gibi işimin büyük bir bölümü, kafasını bir süre meşgul edecek kadar zorlu bulmacalar bulmak. | Open Subtitles | أترين، الجزء الأكبر من عمـلي هو إيجاد ألغاز صعبة كفايـة لتأخذه إلى عقله لمدة. |
Bazıları basit matematik şifreleriyken, diğerleri Kadim bilgi bulmacaları. | Open Subtitles | البعض منهم عبارة عنمعادلات رقمية معقدة و البعض الآخر ألغاز علمية للإنشنتس |
Don, dünyanın en büyük sırlarından birisini birkaç saat içinde çözmemi istiyorsun. | Open Subtitles | لقد طلبت مني لتوك يا دون أن أحل أحد أكبر ألغاز العالم غموضا في ساعات قليلة |