Travma, metafiziksel yakınlık hislerine, uyanıkken hayal görmeye neden olabilir. | Open Subtitles | الصدمة يمكن أن تجلب المشاعر ألفة غيبية. إستيقاظ الأحلام، إذا جاز التعبير. |
Bu adam ulaşamayacağı bir kadınla yakınlık kurmaya çalışan beceriksiz bir aşık. | Open Subtitles | هذا الرجلِ إرادة مقدّمِ طلب عاجزةِ ألفة مَع a إمرأة غير متوفرة إليه. |
Sanırım eleman patronuyla bu kadar samimi olmamalı, değil mi? | Open Subtitles | أليس للموظف أن يكون على ألفة مع الرئيسة؟ |
Ama bence bunun ardında büyük olasılıkla annemle olan ilişkime kadar uzanan bir insanlarla samimi olamama sorunu yatıyor. | Open Subtitles | ولكنني أعتقد أن سبب هذا أنني بأعماقي فإن لديّ... مشاكل ألفة وهذا عائد لأمي غالباً |
Mesela oburluk. Bu benim en aşina olduğum günah. | Open Subtitles | لنأخذ الشراهة, الآن هذه الخطيئة الأكثر ألفة |
Mide altüst edici bir domestik hayat. | Open Subtitles | هذه ألفة مثيرة للغثيان. |
Özel bir bağ, yakınlık olmadan. | Open Subtitles | ،لا يوجد لمسة شخصية لا يوجد ألفة |
- Aranızda büyük bir yakınlık var, değil mi? | Open Subtitles | -لديك ألفة . |
Artık aramızda daha samimi kelimeler olmasını umardım. | Open Subtitles | - تَمنّيتُ بأنَّ الأمر سيكون أكثر ألفة ٍ من الآن |
Fail, bulunduğu alana ne kadar aşina değilse suçu işleyeceği yere o kadar yakın demektir. | Open Subtitles | تقول الإحصائيات أنه كلما قلت ألفة المجرم بالمكان كلما ارتكب جرائمه بالقرب من المنزل |
Ve problemle alakalı da yeterince bilgisi var, konuya aşina. | Open Subtitles | و ألفة أعظم بالمشكلة الحالية |
Mide altüst edici bir domestik hayat. | Open Subtitles | هذه ألفة مثيرة للغثيان. |