Yedi gün yirmi dört saat evinin önünde park etmiş çörek tıkınıp duran polisler var. | Open Subtitles | الشرطة تبقى أمام منزلك لمدة 24 ساعة على مدار الأسبوع يأكلون الكعك المحلي |
Peki niye kendi evinin önünde yapmıyorsun? | Open Subtitles | حسناً, لماذا لا تفعل ذلك أمام منزلك الخاص؟ |
Evinin önüne tarla istemezsin, değil mi? | Open Subtitles | لست بحاجة للحقل الذي أمام منزلك الآن، صحيح؟ |
1 saat içinde Evinin önüne bir ekip göndereceğim. | Open Subtitles | سأرسل فريقاً أمام منزلك خلال ساعة من الآن |
Evinizin önünde geçen hafta en az iki kez açık mavi bir kamyonetin park ettiğini söyledi. | Open Subtitles | وقالت أنها رأت نفس الشاحنه الصغيره ذات اللون الأزرق الفاتح متوقفة أمام منزلك في مناسبتين على الأقل الأسبوع الماضي |
Evinizin önünde geçen hafta en az iki kez açık mavi bir kamyonetin park ettiğini söyledi. | Open Subtitles | وقالت أنها رأت نفس الشاحنه الصغيره ذات اللون الأزرق الفاتح متوقفة أمام منزلك في مناسبتين على الأقل الأسبوع الماضي |
Sayacı sıfırlar, işten sonra evin önüne bırakırım. | Open Subtitles | ،يمكنني إعادة تعيين عداد المسافات وأوقفها أمام منزلك بعد العمل لكن... |
Her ihtimale karşı dışarı bir devriye aracı yollayacağım. | Open Subtitles | ولذا سأترك سيارة دورية متوقفة أمام منزلك تحسباً للأمر. |
"Bu mektubu evinin hemen önünde yazıyorum." | Open Subtitles | "إنني أكتب هذه الرسالة من أمام منزلك" |
Önlem olarak evinin önünde birini bırakacağız. | Open Subtitles | حسناً .. كإجراء احترازي سنضع شخصاً أمام منزلك |
Ne zaman evinin önünde oturmak için oraya gitsem, trafik, aman tanrım, sanki... sanki buna değmez gibiydi. | Open Subtitles | كلما أقود الى هناك لأنتظر أمام منزلك الزحمة, يالهي,انه مثل ... يبدو بأن الأمر لا يستحق ذلك |
Çatışma evinin önünde oldu, bahçe çitine çarptılar. | Open Subtitles | المعركة حدثت أمام منزلك, و خربوا سياجك |
Tam burada, kendi boktan evinin önünde. | Open Subtitles | هنا، أمام منزلك اللعين! اخرج من عندك! |
Evinin önüne neler olduğunu gördüm. | Open Subtitles | يوجد عيب بها. رأيت ما جرى أمام منزلك. |
Evinin önüne park etmiyorum sürekli. | Open Subtitles | لا أركن سيارتيّ دائماً أمام منزلك |
İkiniz birkaç gün önce Evinizin önünde bir tartışma yaşamışsınız. | Open Subtitles | أنتما تشاجرتما بالكلام أمام منزلك قبل يومان؟ |
Evinizin önünde durdu. | Open Subtitles | أوقفه أمام منزلك |
Sayacı sıfırlar, işten sonra evin önüne bırakırım. | Open Subtitles | ،يمكنني إعادة تعيين عداد المسافات وأوقفها أمام منزلك بعد العمل لكن... |
Her ihtimale karşı dışarı bir devriye aracı yollayacağım. | Open Subtitles | ولذا سأترك سيارة دورية متوقفة أمام منزلك تحسباً للأمر. |
"Bu mektubu evinin hemen önünde yazıyorum." | Open Subtitles | "إنني أكتب هذه الرسالة من أمام منزلك" |