gerçek annesi olduğunu ve kadının onunla zaman geçirmek istediğini söyledi. | Open Subtitles | قالت أنها أمه الحقيقية. و أنها أردت أن تقضي بعض الوقت معه. |
Ama onu eve götürdüğümüz günden beri en büyük korkum, bir sabah uyandığımda onun gerçek annesi olmadığımı farketmek. | Open Subtitles | لكن من اللحظة التي أحضرناه للمنزل... أكبر مخاوفي كانت أنه سيستيقظ صباح ما... ويدرك أني لست أمه الحقيقية... |
- Babanın gerçek annesi değilmiş. - Üvey annesiymiş. | Open Subtitles | لم تكن أمه الحقيقية - لا ، كانت زوجة أبيه - |
Bir bebeğin en rahat olduğu yer gerçek anne-babasının yanıdır. | Open Subtitles | الطفل دائماً يكون بحال أفضل مع أمه الحقيقية |
Bir bebeğin en rahat olduğu yer gerçek anne-babasının yanıdır. | Open Subtitles | الطفل دائماً يكون بحال أفضل مع أمه الحقيقية |
Keşke öz annesinin daha az sorunu olsaydı, o zaman belki yardım ederdi. | Open Subtitles | ليت أمه الحقيقية لم تعاني من كل تلك المشكلات حتى تستطيع المساعدة |
Sonuçta onun gerçek annesi sen değilsin. | Open Subtitles | فلستِ أمه الحقيقية |
gerçek annesi. | Open Subtitles | أمه الحقيقية |