Bilmen gereken diğer bir şey, minik prenses, seksi dans etmeyi bilmek. | Open Subtitles | شيء ما تحتاجين لمعرفته, يا أميرتي الصغيرة هو كيف ترقصين بطريقة مثيرة |
prenses, yerinde olsam ben de korkardım. Bu ameliyatı araştırdım. | Open Subtitles | يا أميرتي ،سأكون أيضاً ، لقد بحثت عن هذه الجراحة |
Şehirdeki varlığınız bile prenses, halkımızın buna inanması için yeter. | Open Subtitles | مجرّد تواجدكِ في المدينة يا أميرتي يساعدهم على الإيمان بذلك. |
Seninki nasıldı benim küçük gök yüzü prensesim.Eminim eğlenceli olmuştur. | Open Subtitles | ماذا عنكِ يا أميرتي الصغيرة؟ ، أراهن أنه كان مثيراً |
Merhaba, benim minik prensesim. Nasılmış bakalım, benim güzel kızım? | Open Subtitles | مرحباً يا أميرتي الصغيرة كيف حالك يا فتاتي الصغيرة ؟ |
Seni tekrar görmek güzeldi prenses. | Open Subtitles | لقد كان لطيفاً أن أراك ثانيةً، يا أميرتي |
prenses, daha şık ayakkabılar giysen daha hoş olur. | Open Subtitles | أفضل أن تلبسي بَعْض الأحذيةِ اللطيفةِ أميرتي |
prenses, silecekleri nasıl çalıştırabileceğimi biliyormusun? | Open Subtitles | أميرتي.. هل تعرفين كيفية تشغيل ماسحات الزجاج الأمامية؟ |
prenses, acaba sileceklerin nasıl çalıştığını biliyor musun? | Open Subtitles | أميرتي.. هل تعرفين كيفية تشغيل ماسحات الزجاج الأمامية؟ |
Fakat sonra, prenses Atta ... o milyonda birdir... gitmeme izin verdi ve sizi buldum. | Open Subtitles | لكن أميرتي اختارتني لهذه المهمة ان ارحل وابحث عنكم |
Bak kısa sürede üç mislisini kazanırım prenses. Haydi bakalım. | Open Subtitles | سأضاعف المبلغ 3 مرات في نصف ساعة يا أميرتي. |
Lord Farquaad gibi biriyle. Evet, belki de haklısınız prenses Ama şu boy kıyaslama işini yarın onu gördükten sonra yapsanız iyi olacak. | Open Subtitles | نعم، ربما تكونين على حق يا أميرتي ولكني اريدكِ أن تقيسي هذا المستوى عند لقائه غدا |
Bana bir şey söylemek zorunda değilsiniz, prenses. Dün gece yeterince duydum | Open Subtitles | لا داعي لأن تخبرنين بأي شيء يا أميرتي لقد سمعت ما يكفي الليلة الماضية |
Ah, tam zamanında. prenses. Size küçük bir şey getirdim. | Open Subtitles | في الوقت المناسب تماما يا أميرتي لقد أحضرت لكِ شيئا بسيطا |
Majesteleri, prensesim, lütfen asma suratını. | Open Subtitles | يا صاحبة الجلالة، يا أميرتي لا تتضايقي مني |
prensesim mutsuz, korkarım sebebi benim. | Open Subtitles | أميرتي, أنها حزينة أنا خائف من أن أكون السبب |
Bana babacığım diyen kendi prensesim bunu nasıl istemem ki? | Open Subtitles | أميرتي الصغيرة التي تناديني بأبي ما العيب في ذلك؟ |
Ve sevgili gotik prensesim, "güç seninle olsun". | Open Subtitles | ولتكن القوة معك يا أميرتي صاحبة الزي الرسمي |
Yaşlı bir kadın olduğunda bile hala benim prensesim olucaksın... | Open Subtitles | .. حتى لو أصبحتِ إمراءة عجوز ستبقين أميرتي |
Nasılsın, benim seksi, ufak tefek Amerikalı Musevi prensesim? | Open Subtitles | فسألقي بك للأسفل كيف الحال يا أميرتي اليهودية المثيرة الأمريكية الصغيرة ؟ |
DP: Olabilecek en yanlış şey aptal bir kalem bulamamak olabilir. AP: Prensesime: | TED | هو أني لم أجد القلم السخيف . آ ب:إلى أميرتي: |
EğerDemir Perde'nin ardından gidişini izleseydim Polonyalı Prensesimi bir daha asla göremeyecektim. | Open Subtitles | إذا تركتها تعود وراء الستار الحديدي ربما لن أرى أميرتي البولندية الصغيرة مجدداً أبداً ثانيةً |
Hastalık taşıyan kemirgenler, hamile prensesimin yanında olmamalı. | Open Subtitles | لا يجب أن تكون القوارض المريضة في أي مكان قريب من أميرتي الحامل |
Seni hep isteyeceğim Bernice. Sen benim küçük prensesimsin. | Open Subtitles | سأريدك دائماً أنتِ أميرتي الصغيرة |
Tamam, Ortaçağ'da görüşürüz, Leydim. | Open Subtitles | إذاً، أراك في (ميديل آيجيز) أميرتي |