Yani, ben sadece senin yarın kadar iyi bir anne olabilmeyi umuyorum. | Open Subtitles | . . أقصد , أنا فقط أتمنى أن أكون أم جيدة مثلكِ |
Daha çok oynadıkça kendimi iyi bir anne gibi hissediyorum. | TED | وكلما لعبت أكثر، كلما احسست بأنني أم جيدة. |
Birçok yalancı şahidin de yardımıyla benim iyi bir anne olmadığımı ve alkolik olduğumu kanıtladı. | Open Subtitles | بمساعدة الكثير من شاهدوا الزور أثبت أنني لست أم جيدة ومتعاطية للكحوليات |
Fakat hiçbir zaman unutma ki ben iyi bir anneyim. Beni duydun mu? | Open Subtitles | لكن أريد أن تضع في حسبانك أنني أم جيدة أتسمعني؟ |
O çok iyi bir anneydi. | Open Subtitles | جوانا كانت أم جيدة جيداً |
Dinle, sen iyi bir annesin. Ama bir sınırı var. | Open Subtitles | أسمعي , أنت أم جيدة ولكن هناك حد |
Bu vakada, iyi bir anne olduğunu göstermek için. | Open Subtitles | مقدّمة الرعاية في هذه الحالة تعتبر أم جيدة |
İyi bir anne olmadığımı biliyorum ama söze dediğim gibi çocuklar. | Open Subtitles | أعلم باأنني لم أكن أم جيدة لكن مثل ماأخبرت الفتيان , أنني أحببتكِ |
Bilmiyorum acaba iyi bir anne olacak kadar sabır ve zamana sahip olabilir miydim... yani... | Open Subtitles | لا أعرف إذا لدي الوقت والصبر لأكون أم جيدة |
Ama bir de Lionel var tabii. Şu anda iyi bir anne olur muyum bilmiyorum. | Open Subtitles | أنني فقط أتسائل وأتعجب هل سأكون أم جيدة له ؟ |
Yaptığım tek iyi bir şey vardı: O da iyi bir anne olmak. | Open Subtitles | أعنى أن هناك شىء يجب على أن أكون أم جيدة |
Ama yaptığım, yalnızca bir şey yapmaktan gurur duyduğum tek şey, iyi bir anne olmaktı. | Open Subtitles | ولكن الشيء الوحيد الذي أملكه الشيء الوحيد الذي أفتخر به أنني أم جيدة |
İyi bir kadın, iyi bir anne, iyi bir Katolik'im. | Open Subtitles | , انا أمراة جيدة , أم جيدة كاثوليكية جيدة |
Onları kendi hallerine bıraksam daha iyi bir anne mi olurum bilmiyorum. | Open Subtitles | أنا لست متأكدة إذا أكون أماً لهم ناهيك عن أم جيدة |
Bizi hayal kırıklığına uğratmıştı ama şimdi iyi bir anne olduğunu ispatlayacak. | Open Subtitles | لقد خيبتْ أمـلنا، لكنهـا ستثبتْ مع الأيام القادمة أنها أم جيدة |
Çocuklara bakabileceğimi söyledim ama o iyi bir anne. | Open Subtitles | لقد قلت بأنني سوف أعتني بهم لكنها أم جيدة |
Ama benden iyi bir anne olmayacağını anlamalısın. | Open Subtitles | ولكن عليك أن تفهم أنني لم أكن لأصبح أم جيدة |
Her kadın iyi bir anne olmaya çalışır ama onca emek verdikten sonra da çocuğunun en sonunda psikiyatrist koltuğunda oturup ona yapılan muamelelerden şikayet etmesinden korkar. | Open Subtitles | كل امرأة تحاول جاهدة أن تكون أم جيدة ثم تتسائل إن كان بعد كل جهودها سينتهي المطاف بأبنائها على أريكة طبيب نفسي |
Bence iyi bir anneyim. Olmaya çalışıyorum. Bu kadar korkmasına, endişelenmesine neden olan şeyin ne olduğunu bilmiyorum. | Open Subtitles | لست أماً سيئه, أعتقد اني أم جيدة, أنا احاول لا أعلم ماللذي تخشاه؟ |
Ben iyi bir anneyim. | Open Subtitles | أنـا أم جيدة لاكن يجب أن أستمر في التركيز |
Ben iyi bir anneyim ve mutlu olmayı hak ediyorum. | Open Subtitles | أنا أم جيدة لعينة وأستحق أن أكون سعيدة |
Ama iyi bir anneydi. | Open Subtitles | لكنها كانت أم جيدة |
Mary, Gabe'i kendi başına bırakamazsın sen iyi bir annesin. | Open Subtitles | أنتِ أم جيدة لتتركي غايب لوحده |