| Aman ne şanssızlık. Botswana'da insanlar ölüyor. | Open Subtitles | هذا مؤسف ولكن هناك أناس يموتون في بوتسوانا |
| Ondan önce de diğerleri vardı, bu şey her nereye gidiyorsa insanlar ölüyor. | Open Subtitles | و كان هناك آخرون قبل ذلك أينما تذهب اللوحة , أناس يموتون |
| Arkadaşlarını korumaya çalıştığını biliyorum ama insanlar ölüyor. | Open Subtitles | نعلم انك تحاولين حماية أصدقائك لكن أناس يموتون |
| Orada insanlar ölüyor olabilir. | Open Subtitles | قد يكون هناك أناس يموتون بالجهة المقابلة |
| # There are people dying # | Open Subtitles | هناك أناس يموتون |
| Olabildiğince çabuk burayı boşaltmayı denediler fakat etraf cehennem gibiydi,insanlar ölüyor ve kayboluyorlardı. | Open Subtitles | لقد حاولو إخلاء إلى ذلك المكان بقدر المستطاع , ولكن كانو مذعوراين. أناس يموتون... |
| Bu hastanede gözümüzün önünde insanlar ölüyor. | Open Subtitles | أناس يموتون في هذه المستشفى خلال وجودنا |
| Ve sen bana bu "çok acil" saçmalığından bahsederken, bu hastanede insanlar ölüyor. | Open Subtitles | و في أرجاء هذه المستشفى "هناك أناس يموتون بينما تتحدث معي بتفاهة عن "بسرعة |
| Evet, ama o bölgelerde insanlar ölüyor. | Open Subtitles | نعم ، لكن أناس يموتون في هذه الأحياء |
| Balkanlarda insanlar ölüyor. | Open Subtitles | هناك أناس يموتون في البلقان. |
| Baksana, insanlar ölüyor. | Open Subtitles | أعني , هناك أناس يموتون |
| Ama insanlar ölüyor. | Open Subtitles | لكن هناك أناس يموتون |
| Bunun yüzünden insanlar ölüyor. | Open Subtitles | ثمّة أناس يموتون بسببه. |
| İnsanlar ölüyor. | Open Subtitles | ثمّة أناس يموتون |
| - Yukarıda insanlar ölüyor! | Open Subtitles | هناك أناس يموتون بالأعلى ؟ |
| Ondan gurur duymuyorum, Laurel. Ama insanlar ölüyor. | Open Subtitles | ،)لستُ فخورًا بذلك يا (لورل والآن ثمّة أناس يموتون |
| Burada insanlar ölüyor Frank. | Open Subtitles | (هناك أناس يموتون هنا يا (فرانك |
| İnsanlar ölüyor. | Open Subtitles | أناس يموتون. |
| # There are people dying # | Open Subtitles | هناك أناس يموتون |