Ama bölge baş savcısıyla yemek yiyeceğin zaman haberim olsun. Onunla tartışmak istediğim bir kaç konu var. | Open Subtitles | عندما تنتهين منه يمكنك إخباري يوجد بضع أشياء أود أن أناقشها معه |
Hepsini burada tartışmak için hazırlıklı değilim ama adalet yerini buldu, İspanya yarışındaki puanımı aldım ve aracı eski performansına getirmek için uğraşacağım. | Open Subtitles | ليس كلها مستعد لكي أناقشها هنا. ولكن تم العدل , وقلب القضية في أسبانيا يساعد وأن أحضى بسيارتي في أفضل حالاتها مجدداً. |
Ama önce, tartışmak istediğim bir şeyler var. tartışmak mı? | Open Subtitles | ولكن لدى بعض الأشياء أريد أن أناقشها |
tartışmak istediğim bir öfke sorunum var Charlie. | Open Subtitles | لدي مشكلة غضب أود أن أناقشها يا (تشارلي) حسناً ، تفضل يا (واين). |