- Çok üzgünüm. Bütün şarabı gömleğine döktüm. | Open Subtitles | أنا آسف لذلك أنا المسكوب النبيذ جميع أنحاء قميصك. |
Çok üzgünüm, ne kadarını biliyorsak da, bu hala bir kumar... | Open Subtitles | أنا آسف لذلك, كم نحن نعرف, انها لا تزال مقامرة ... |
Bir şekilde zaten öğreneceksin Çok üzgünüm | Open Subtitles | شيء يقود للاخر، ولا أعلم كيف بدأ كل ذلك أنا آسف لذلك |
Bugün pislik gibi davrandığım için Çok özür dilerim. | Open Subtitles | أنا آسف لذلك كنت مثل هذا النطر في وقت سابق. |
- Çok üzgünüm. - Sayın kabine üyeleri... | Open Subtitles | ـ أنا آسف لذلك ـ سيداتي سادتيّ, أعضاء مجلس الوزراء |
Bu kadar geç bir zamanda aradığım için Çok üzgünüm. | Open Subtitles | أنا آسف لذلك ليتم استدعاء هذا في وقت متأخر. |
Çok üzgünüm ama bu mal iade edilemez. | Open Subtitles | أنا آسف لذلك ، ولكن هذا البند غير قابل للاسترداد |
Bunu yaşamak zorunda kaldığın için Çok üzgünüm. | Open Subtitles | أنا آسف لذلك كان عليك أن تذهب من خلال ذلك. |
Evet, evet. Seni öyle bıraktığım için Çok üzgünüm. | Open Subtitles | أنا آسف لذلك ركضت خارجا على لك من هذا القبيل. |
Çok üzgünüm, zamanında gelemedik. | Open Subtitles | أنا آسف لذلك نحن لم نصل إلى هنا في الوقت المحدد. |
Her şeyi çözeceğim. Çok üzgünüm. Çok üzgünüm Karen. | Open Subtitles | لا بد لي من القيام بذلك أنا آسف لذلك أنا آسف لذلك، كارين كيف حاله ؟ |
Biliyorum..Çok üzgünüm | Open Subtitles | أنا أعرف، أنا أعرف، أنا آسف لذلك حسناً |
Bekle, Çok üzgünüm. | Open Subtitles | قف، قف، اه، الانتظار، أنا آسف لذلك. |
- Aman tanrım, Çok özür dilerim. | Open Subtitles | وهذا هو مائدتي. أوه ، يا إلهي. أنا آسف لذلك. |
Çok özür dilerim, ama çok kötü psişik güçlerin var. | Open Subtitles | أنا آسف لذلك ، ولكن كنت نفسية سيئة للغاية. |
Çok özür dilerim hayatımıza böyle bir canavarı soktuğum için. | Open Subtitles | الطفل، أنا آسف. أنا آسف لذلك احضرت أن الوحش في حياتنا. |
Bu da söylememen gereken bir şey olmaz mıydı? Bunun için Özür dilerim. Şu an çok heyecanlıyım. | Open Subtitles | ليس من المفترض أن تعرض ذلك علينا أنا آسف لذلك انا عصبي في الوقت الحالي |
Bu olanlara Çok üzüldüm Frank. | Open Subtitles | أنا آسف لذلك حدث هذا، فرانك. |
Bu yüzden gelmen gerekiyor. Kusura bakma. | Open Subtitles | لذا أريدك ان تحضري إلى هنا أنا آسف لذلك |
Ah, Penny, Ben Çok üzgünüm. | Open Subtitles | أوه، بيني، أنا آسف لذلك. |
Seni bu duruma soktuğumuz için üzgünüm. | Open Subtitles | أنا آسف لذلك وصلنا لك في هذه الحالة، حسنا. |