"أنا أحب أن" - Traduction Arabe en Turc

• çok isterim
• çok isterdim
• yapmayı seviyorum
• severim
• çok seviyorum

Katılmayı çok isterim. Dilerseniz başka bir gün de gelebilirim.
أنا أحب أن أشترك بها يُمكنني القدوم في يومٍ آخر

çok isterim.
أجل ، يا سيدى أجل يا سيدى ، أنا أحب أن أفعل

Bunu yapmayı çok isterim, çünkü Trip'le aramız çok iyi.
أنا أحب أن أقوم بذلك بالتأكيد لأنني أنا و تريب على علاقة جيدة

- Yardım etmeyi çok isterdim. - İşime yarayabilirdin.
أنا أحب أن اساعدك كان بالإمكان الاستفادة منك هناك

Senin için yemek yapmayı seviyorum.
أنا أحب أن أطبخ من أجلك مسوي سعودي هع

O parayı da bana zevk veren şeylere harcamayı severim.
و أنا أحب أن أنفق مالي على ما يمنحني السعادة

Senden hoşlanıyorum ama işin aslı şu ki, uzakken daha çok seviyorum.
انا أحبك ، ولكن الحقيقية أنا أحب أن نكون مبتعدين عن بعضناً

Bugün bir rekonstrüktif rinoplastiniz olduğunu fark ettim mümkünse ameliyata girmeyi çok isterim.
لاحظت أن لديك جراحة لاعادة بناء رأب الأنف على اللوحة اليوم , و أنا أحب أن أشارك و هذا ممكن

Tatile çıkmayı çok isterim.
انا لم أستطع أن أرتاح أنا أحب أن أذهب في عطلة 23 00: 00:

Bu biraz garip, ve normal koşullarda, Senin kalmanı çok isterim, ama burada ki herkesi saydım ve açıkçası eğer kalırsan...
وهذا الحرج، وتحت الظروف العادية ، أنا أحب أن يكون لك، لكنني فعلت العد الرأس

Size fevkalade bir ürünümüzü tanıtmayı çok isterim.
أنا أحب أن أقول لكم عن المنتج الاستثنائي لدينا،

Küçük Jessie'mle ilgili hikâyeleri duymayı çok isterim.
أنا أحب أن أسمع كل شيء عن بلدي جيسي قليلا.

-Seninle görüşmeyi çok isterim.
أنا أحب أن تحصل معا معك في وقت ما.

çok isterdim, fakat Preston içmeye çağırdı.
بصراحة ، أنا أحب أن لكن ، كما تعلمون، بريستون طلب مني ان نتوقف لشرب.

Sizinle daha çok zaman geçirmeyi çok isterdim ama zamanlama kusursuz olmalı.
بقدر ما أنا أحب أن أقضى وقت أكثر معكم لكن التوقيت يجب أن يكون دقيق

Gece burada kalmanı çok isterdim ama yarın erken bir uçuşum var.
أنا أحب أن أسألك لقضاء ليلة، ولكن لقد حصلت على رحلة الأولى إلى العاصمة.

Resim yapmayı seviyorum.
أنا أحب أن الطلاء.

- Resim yapmayı seviyorum.
- - أنا أحب أن الطلاء.

Tartışmak hayatımın önemli bir kısmı ve tartışmayı severim.
إنه جزء مهم في حياتي، و أنا أحب أن أتجادل.

Tanrım, siz kızlar harikasınız. Zeki kadınlarla olmayı severim.
ياإلهي.أنتن عظيمات حقاً يا فتيات أنا أحب أن أكون بمعية إمرأة ذكية

Evet! Ben de çiçekleri izlerken süt içmeyi çok seviyorum!
أنا أحب أن أشرب اللبن .بينــما أشاهد الأوراق أيضــاَ

sana bunu yapmayı daha çok seviyorum
أنا أحب أن أقول لك , أننى أحب الرقص بها