Bunu ben yapmalıyım. Yalnız gidersem benimle konuşur. | Open Subtitles | يجب أن أفعل أنا ذلك سيتحدث إلىّ اذا ذهبت وحدى |
En azından Bunu ben farketmeden önce farkettin. | Open Subtitles | على الأقل أنت اكتشفت ذلك قبل أن أفعل أنا ذلك |
Genç bayanı eğlendir, Nathaniel. Bunu ben hallederim. | Open Subtitles | (قم بتسليه الفتاه يا (ناثايال سأتولى أنا ذلك |
Bunu ben mi yaptım? | Open Subtitles | هل فعلتُ أنا ذلك ؟ |
Birisi öterse bu ben olmayacağım. | Open Subtitles | في حال لو كان هنالك واشٍ فلن أكون أنا ذلك الواشي |
- Bunu ben mi yaptım? | Open Subtitles | -هل فعلت أنا ذلك ؟ |
- Bunu ben halledeceğim. | Open Subtitles | -سأتولى أنا ذلك |
Bunu ben yapabilirim. | Open Subtitles | سأفعل أنا ذلك. |
Dean bana Amara'yı yenemeyeceği söyledin yani bu ben olmalıyım. | Open Subtitles | (أخبرتني يا (دين) أنه ليس بإمكانك هزيمة (أمارا و أنه سيتوجب أن عليّ أنا ذلك |
Dean bana Amara'yı yenemeyeceği söyledin yani bu ben olmalıyım. | Open Subtitles | (أخبرتني يا (دين) أنه ليس بإمكانك هزيمة (أمارا و أنه سيتوجب أن عليّ أنا ذلك |
Çalışma gösterdi ki; çocuklarımız için istediğimiz hayattaki profesyonel başarı çocukken yaptıkları ev işlerinden geliyor ve ne kadar erken başlarsanız, o kadar iyi, kolları sıva ve işe giriş zihniyeti, birkaç tatsız iş var ama birisi yapmalı, bu ben de olabilirim, diyen bir zihniyet, çabamı bütünün düzeltilmesine vereceğim diyen bir zihniyet, bu da sizi iş yerinizde ilerleten şey. | TED | وجدت أن النجاح المهني في الحياة، وهو ما نريده لأبنائنا، أن النجاح المهني في الحياة مرتبط بإنجاز الأشغال المنزلية خلال الطفولة، وكلما كان ذلك مبكرًا، كان أفضل، أن عقلية المبادرة والمشاركة ، والتفكير الذي يقول: هناك بعض الأعمال غير السارة، يجب على شخص ما إنجازها، لم لا أكون أنا ذلك الشخص؟ التفكير الذي يقول: سأقدم جهودي في سبيل المنفعة العامة، هذا هو ما يجعلك متفوقًًا في مكان العمل. |