Orada olduğuma sevindim, sen ve Jay için. | Open Subtitles | أنا سعيد أنني كنت هناك لأجلك بعد أن ماتت لأجلك أنت و (جاي) |
İyi ki bir gün okulu asıp kovanda otostop çekip dolaştım. | Open Subtitles | أنا سعيد أنني تغيـّبت يوماً في المنتصف وسافرت متجولاً حول الخلية |
İyi ki, aralarını bozan ben değilim. Geceleri uyuyamazdım. | Open Subtitles | أنا سعيد أنني لست من تسبب في هدمه وإلا لم أكن لأتذوق طعم النوم |
Seni başkan yardımcısı yaptığım için memnunum ama bu seferki işte çuvalladığını kabul et. | Open Subtitles | أنا سعيد أنني جعلتك مهماً لكن لنواجه الأمر لقد أخفقت في هذه |
Ben de GPS'in nasıl çalıştırıldığını çözdüğüm için memnunum. | Open Subtitles | أنا سعيد أنني عرفت كيف أستخدم خريطة إلكترونية |
Sadece güvende olalım istedim. İyi ki de böyle yapmışım. | Open Subtitles | أريدك فقط أن تكون في الجانب الآمن و أنا سعيد أنني فعلت هذا |
Haklıydın. İyi ki gelmişim. | Open Subtitles | أنا سعيد أنني أتيت |
Bunu seninle tanışmadan önce fark ettiğim için memnunum. | Open Subtitles | دوماً و أنا سعيد أنني حسمت هذا الأمر قبل أن ألتقيكِ |
Bunu yaptığım için memnunum. | Open Subtitles | أنا سعيد أنني فعلت ذلك |
Size hizmet ettiğim için memnunum. | Open Subtitles | أنا سعيد أنني خدمتك يا مولاي. |