Söylememe gerek olduğunu sanmıyorum. Bence iyi biri değildi, o kadar. | Open Subtitles | ولا داعيَ لأخبرك أنا فقط لا أعتقد أنه كان رجلاً صالحاً |
Senin gibi birine çekici geleceğini sanmıyorum. | Open Subtitles | أنا فقط لا أعتقد بأنّه سيكون جذب إلى شخص ما مثلك. |
Boş ver! Önemli değil. Gidebileceğimi sanmıyorum o kadar. | Open Subtitles | . إنسي ذلك إنه ليس مهم أنا فقط لا أعتقد أنني أستطيع الذهاب |
Ama belli sebeplerden bunun şu an için yürüyebileceğini pek sanmıyorum. | Open Subtitles | . لكن للأسباب الواضحة الآن أنا فقط لا أعتقد . أن هذا سينجح |
Henüz seçebileceğimi sanmıyorum. | Open Subtitles | أنا فقط لا أعتقد أنه يمكنني الاختيار بعد |
Ama çok fazla gönüllü bulabileceğiniz pek sanmıyorum. | Open Subtitles | أنا فقط لا أعتقد أنك ستحصلين على الكثير من المتطوعين المتلهفين |
Başka bir şeye hazır olduğumu sanmıyorum. | Open Subtitles | أنا فقط لا أعتقد أني مستعدة لأي شيء أكثر من ذلك |
Sadece bu dünyada ebediyete kadar öfke ve pişmanlıkla dolu olarak gezmek istediğini sanmıyorum. | Open Subtitles | أنا فقط لا أعتقد بأنكِ تريدين أن تتجولي بهذا العالم مليئةً بالغضب والندم لبقية خلودك |
Mutlu bir evliliğin sırrının yolumuzdan sapıp birbirimizi eleştirmek olduğunu sanmıyorum. | Open Subtitles | أنا فقط لا أعتقد أن السر لزواج سعيد أن نحيد عن طريقنا فقط من أجل إنتقاد بعضنا البعض. |
Hayır, olabilirsin. Fakat yalnız olmak istediğini sanmıyorum. | Open Subtitles | لا , أنا أظن أنّك تقدرين على ذلك أنا فقط لا أعتقد أنّكِ تريدين أن تكوني وحيدة |
Üst sınıftan biriyle çıkmak zorundasın, sadece kimin olacağını anladığını sanmıyorum. | Open Subtitles | عليكِ أن تكوني مع شخصاً ما متفوق أنا فقط لا أعتقد أنكِ سوف تعرفين من هو |
Ben...sadece...birbirinize yakışacağınızı sanmıyorum. | Open Subtitles | أنا فقط ... لا أعتقد أنّكم مُلائمين لبعضكم |
Bunun olacağını pek sanmıyorum, Red. | Open Subtitles | أنا فقط لا أعتقد بأن هذا سوف يحدث ، ريد |
Ben o zombi prensesin şey yapacağını sanmıyorum... | Open Subtitles | نعم ، حسناً ، أنا فقط لا أعتقد بأن أميرة الزومبي... |
Buna değeceğini hiç sanmıyorum. | Open Subtitles | أنا فقط لا أعتقد أن الأمر يستحق. |
Sadece Avery'nin benliğini yansıtabileceğini sanmıyorum. | Open Subtitles | أنا فقط لا أعتقد أنك يمكنك "إغتنام جوهر "آيفري |
Bizzat olmasını kastettiğini sanmıyorum. | Open Subtitles | أنا فقط لا أعتقد أنها تقصد بصفة شخصية |
Anne, dinle, üniversiteye ait olduğumu sanmıyorum. | Open Subtitles | -من (بيكي)؟ -أمي ، اسمعيني ، أنا فقط لا أعتقد أنني أنتمي للكلية |
Sadece Jessica'nın bundan hoşlanacağını sanmıyorum. | Open Subtitles | أنا فقط لا أعتقد أن , جيسيكا) ستحب ذلك). |