"أنا لا أَهتمُّ" - Traduction Arabe en Turc

• umurumda değil
• Umrumda değil
• Umurumda bile değil

Kim olduğun umurumda değil hela süpürgesi. Güneşimi kesme yeter.
أنا لا أَهتمُّ مَنْ أنت , فقط اخْرجُ من شمسِي.

İstersen onu al götüne sok umurumda değil
أنا لا أَهتمُّ لو تَأْخذُه وتحشره بمؤخرتك

Ne kadar yaklaştığınız umurumda değil, dursanız iyi edersiniz
أنا لا أَهتمُّ كم قطعت من المسافة أنت من الأفضل أن تَتوقّفَ

Unutmayın odadaki en şişko ya da aptal kız olması Umrumda değil.
تذكّرْ، أنا لا أَهتمُّ إذا كانت هي البنت اأمينا االعرجا في الغرفةِ

Umrumda değil, nasılsa benimde kayığım var.
أنا لا أَهتمُّ. أنا عِنْدي مركب ملكِي على أية حال.

Ayrıca, 5 numarayı geri almaları umurumda değil... ama onu görmek istiyorum.
في الحقيقة، أنا لا أَهتمُّ إذا ..حْصلوا علىرقمِخمسة أبداً. ولكن أنا اريد رؤيته.

Rusların ölümünün, benim kurşunlarımdan ya da onların afyonundan olması, umurumda değil!
أنا لا أَهتمُّ لو مات الروس مِنْ رصاصِي أَو أفيونِهم

Kim kime, ne kadar iğrenç bir şey yaptı umurumda değil.
أنا لا أَهتمُّ الذي عَمِلتُ الذي الذي اليه أَو في الذي يُقرفُ الإسلوبَ.

Kilise mihrabına zıplaman gerekse bile umurumda değil.
أنا لا أَهتمُّ إذا أنت يَجِبُ أَنْ تَقْفزَ إلى المذبحِ.

söyledim işte, bir daha görmem hiç umurumda değil.
أنا فقط أخبرتُك، أنا لا أَهتمُّ إذا أَراه أبداً ثانيةً.

Nasıl bir baba olduğun konusundaki güvensizliğin umurumda değil.
أنا لا أَهتمُّ كَمْ غير آمن تَشْعرُ حول أَيّ نَوْعٍ مِنَ الأبّ أنت.

Tanrı gelse umurumda değil, buradan kımıldama.
أنا لا أَهتمُّ إذا أَحْصلُ الله عليه، لا تُحرّكْ السيارةَ.

Başka bir eve gitmek için umurumda değil.
أنا لا أَهتمُّ بذِهاب إلى البيت إلى آخرِ.

Eric, Sen Afrika'ya gidiyorsan benim umurumda değil.
إيريك، أنا لا أَهتمُّ إذا أنت تَذْهبُ إلى أفريقيا.

Oh,biliyor musun adamım, umurumda değil.
أوه، تَعْرفُ الذي، الرجل؟ أنا لا أَهتمُّ.

Gerekirse uydurun, umurumda değil. Ama mutlaka olumsuz bir şeyler bulun ve gereken yerlere sızdırın.
أنا لا أَهتمُّ إذا قمتَ بمُجاملته وإذا عثرتَ على أي شيء سلبيَ إجلبه

Ne için yapıldığı umurumda değil.
يهدف إلى تطوير العلاقة مع مستخدم. أنا لا أَهتمُّ لاجل مادا.

Umrumda değil. O tekneyi bulana kadar orda kalmanı istiyorum senden.
أنا لا أَهتمُّ ، أُريدُك أن تبقى مهما كلف الأمر

Daha pahalı olması Umrumda değil.
حسناً أنا لا أَهتمُّ بشأن الكلفة الإضافيةِ

Onları yoldan çıkar. Donut salla, ne yaparsan yap Umrumda değil.
مَرة ' em خارج الطريق، تعلّقْ a donut، أنا لا أَهتمُّ.

Umursadığım zaman yardım ederim, önceden dediğim gibi Umrumda değil.
يا، أُشاركُ عندما أَهتمُّ، ومثل أنا أخبرتُك قبل ذلك، أنا لا أَهتمُّ.

Bu maç Umurumda bile değil. Biz maçı çoktan kazandık!
أنا لا أَهتمُّ بهذه اللعبةِ لقد ربحنا سابقاً