"أنت على وشك" - Traduction Arabe en Turc

• üzeresin
• üzeresiniz
• Yakında
• üzere
• ramak kalmışken
• uzeresin

Çok zengin bir genç adam olmak üzeresin, tamam mı?
و أنت على وشك أن تصبح شاباً غنياً جداً, حسناً؟

Doğanın kendi akışına müsade edilmesi gerekiyor. Dünyayı yok etmek üzeresin.
يجب أن يسمح للطبيعة باستكمال مسارها أنت على وشك تدمير العالم

Beyin ameliyatı olmak üzeresin ama köpek mi almak istiyorsun?
أنت على وشك الخضوع لجراحة في المخ وتريد شراء كلب؟

İşte böyle kendi filmlerimizi nasıl yaptığımızı görmek üzeresiniz, birilerinden yardım alarak veya almayarak.
و الآن أنت على وشك مشاهدة كيف نصنع أفلامنا هنا, مع أو من غير مساعدة من أي أحد.

Korkunç bir hata yapmak üzeresin. Bir daha düşünmeni rica ediyorum.
أنت على وشك اقتراف خطأ فادح وأطلب منك أن تعيد التفكير

Hayatının en büyük hatasını yapmak üzeresin ve bunun da farkındasın.
‫أنت على وشك القيام بأكبر خطأ ممكن ‫على الاطلاق، وأنت تعرف ذلك

Dünyaya korkunç bir kötülük yapmak üzeresin! Bu bitkiyi yok etmek zorundasın!
أنت على وشك إطلاق موجة من الشر الرهيب على العالم ، يجب أن تتلفها

Tebrikler. Zengin bir adam olmak üzeresin.
تهانيّ لك، أنت على وشك أن تصبح رجلاً غنياً

Bir düşün Gordon. Milyarder olmak üzeresin.
أنت على وشك أن تصبح ملياردير فكر في الامر

Ne diyorsun sen dostum? Sen baba olmak üzeresin! Artık sorumluluk sahibi biri gibi davranmaya başlaman gerek!
اللعنه أنت على وشك أن تصبح أب تعود أن تتصرف بمسؤليه

Vuruş yapmak üzeresin. Hem de Dünya Kupası'nda!
أنت على وشك الاشتراك في بطولة كأس العالم

- Belki de öyle. Yazarı hakkında bir bok bilmediğin bir kitap basmak üzeresin.
أنت على وشك نشر كتاب لا تعرف شيئاً عن كاتبه

Ameliyata girmek üzeresin yemek yiyemezsin.
أنت على وشك أن تخضع لجراحة لا يمكنك أن تأكل

O zaman öğrenmek üzeresin, çünkü bu oyunu bitirmeye niyetliyim.
أنت على وشك اكتشاف ذلك لأنني سأنهي اللعبة

Evet, inanılmaz yakışıklı çocuk, sarışın doktorla evlenmek üzeresin.
حسناً ، إيها الشاب الوسيم أنت على وشك الزواج بالطبيبة الشقراء

Evet, inanılmaz yakışıklı çocuk, sarışın doktorla evlenmek üzeresin. Ona hediyem, seni iyi bir koca olarak eğitmek olacak.
حسناً ، إيها الشاب الوسيم أنت على وشك الزواج بالطبيبة الشقراء

Ölümünün üçyüzüncü yıldönümünü kutlamak üzeresin..
أنت على وشك الأحتفال بالذكرى الـ300 لموتك

- Şimdi Saksonlara vermek üzeresiniz. - Kuzeyden işgale başladılar.
حسنا,أنت على وشك إعطائها للسكسونيون إنهم يُغيرون من الشمال

Söylediğinin doğru olup olmadığını Yakında öğreneceksin...
حسناً، أنت على وشك إكتشاف ما إذا كان مُحترماً لكلمته

Göreceksin. Görmek üzere olduğun şey muhtemelen dünyadaki en sıkı korunan sır.
سترين,ما أنت على وشك رؤيته ربما يكون أفضل سرّ محفوظ في العالم

Bu kadar güzel bir şeyi başarmaya ramak kalmışken...
آمل ذلك أنت على وشك تحقيق شيء بغاية الجمال

Sormak uzeresin gibi hissediyorum Bana cesedi gizlemek yardimci olmak icin.
أشعر أنت على وشك أن يسألني لمساعدتك على إخفاء الجثة.