Orada itfaiyeden daha çok alarm vardır. | Open Subtitles | ذلك المكان به أجهزة أنذار أكثر من محطة إطفاء |
alarm durumu bu, lanet bir tekne gezisi değil! Herkes dalış yerlerine! | Open Subtitles | انه أنذار , وليس جولة بحرية إلى مواقع الغوص |
alarm verildi, gezmiyoruz! Dalışa hazır olun! | Open Subtitles | انه أنذار , وليس جولة بحرية إلى مواقع الغوص |
Gece ikide bir araba alarmı ötmeye başladı ve onun ödünü kopardı. | Open Subtitles | في الثانية صباحاً، أنذار سيارة أنطلق خافت، وأنتهي الأمر أن نقضي الليلة |
Vali onu geri almak için imza atar diye hesabımda güvenlik alarmı oluşturmuştum. | Open Subtitles | لدي أنذار أمني في حسابي في حالة قيام الحاكم بتوقيع لـ اعادتها هنا |
Orada yıllarca asılı dururlar ve sonra, hiçbir uyarı vermeden... birden düşerler. | Open Subtitles | أنهم يظلون معلقين لسنوات وفجأة وبدون سابق أنذار يسقطون |
Eğer şikayet edersek uyarı alır ve daha sinsi olmayı öğrenir. | Open Subtitles | لو أشتكينا سيحصل على أنذار ويتعلم أن يكون أكثر سرانية |
- Teslimat güzergâhımın üzerinde, harika bir ev var, içi değerli eşyalarla dolu ve alarm yok. | Open Subtitles | هناك منزل رائع على طريقي يوجد به كل الأشياء الثمينة وبلا جرس أنذار |
Oradaki adamlarımızdan. Bir saat önce sebebi anlaşılmayan bir alarm tespit etmişler. | Open Subtitles | هذا كانت خطتى , أنذار غير مبرر أنطلق منذ ساعه |
Bulunduğumuz bölgeye alarm kurmak için wifi yönlendiricisine ihtiyacım var. | Open Subtitles | أنا أحتاج لجهاز ارسال لاسلكي لأنشاء جهاز أنذار على المنطقة المحيطة |
Evet, ve eğer derin web de gezinirlerse... ..bir alarm çalacak. | Open Subtitles | المواقع التي قاموا بزيارتها أجل .. و نحصل على أنذار |
Hiç patlama, kıvılcım ve alarm yok... umut verici görünüyor | Open Subtitles | ...لا حيوية , لا نتيجة , لا أنذار يبشر بالخير |
Oh, yanlış alarm. Bu sadece benim doğum kontrol hapı hatırlatıcısı. | Open Subtitles | أنذار خاطئ , انهُ فقط تذكير لحبوب منع الحمل |
Yanlış alarm sadece. | Open Subtitles | .لا يوجد شيء ليس سوى أنذار كاذب |
- Gerek yok. Camdan inmeye çalışan olursa yangın alarmı deli gibi bağırır. | Open Subtitles | أى أحد يحاول التسلق من خلال تلك النوافذ سيطلق أنذار ثلاثى |
Sen gittin duman alarmı aldın, fakat evde küçücük bir yangın bile çıkmadı. | Open Subtitles | إشتريت أجراس أنذار الدخان ولم نتعرّض لحريق واحد |
Yangın alarmı. Kuliste bir tane olacaktı. | Open Subtitles | ـ أنذار الحريق، هناك واحد في حجرات المسرح |
Kurallara uymayan tutuklu tek bir uyarı alır. | Open Subtitles | . المخادع الذي يكسر القواعد يحصل على أنذار واحد |
TAO, erken uyarı sistemi yüzeyde temas sağladı. | Open Subtitles | منسق العمل، أنذار مبكر إتصال سطحي على الرادار السلبي |
Sanırım "Şerif Dan Lamb" adına açtığım Alerts ile bazı haberleri kaçırıyorum. | Open Subtitles | أخشى إنني أفتقد بعض الأمور بوضع أنذار على جملة"الشريف دانيال لامب"فقط |
Binaya girdiğimiz andan itibaren üs güvenlik sistemleri alarma geçecektir. | Open Subtitles | عندما نقوم بتأمين المرفق فإن أمان القاعدة سيكون أعلى أنذار |