"أنساه" - Traduction Arabe en Turc

    • unutmayacağım
        
    • unutamayacağım
        
    • unutmam
        
    • unutmadım
        
    • unutamam
        
    • unutmak
        
    • unutmaya
        
    • unutabilirim
        
    • unuturum
        
    • unutuyorum
        
    • unutmadığım
        
    • aklımdan
        
    • Unutmadan
        
    • unuttum
        
    • Unutmama
        
    Asla unutmayacağım tek şey, seni ne kadar çok sevdiğim. Open Subtitles الشئ الوحيد الذي لن أنساه هو مقدار إهتمامي بك
    Biliyorum, asla unutmayacağım bir isim. Open Subtitles أعلم , داك إسم لن أنساه أنظر هده هي هناك
    Ama bir herif vardı ki asla unutamayacağım bir orospu çocuğuydu. Open Subtitles لكن كان هناك رجل وحيد ذلك الوغد الذي لن أنساه أبداً
    Her zaman kullandığım bir numara demek. O yüzden unutmam. Open Subtitles هذا يعنى أنه رقم أستعمله طوال الوقت كى لا أنساه
    Yüzünü pek hatırlayamasam da sesini asla unutmadım. Open Subtitles ولا يمكن أن أنساه أبداً بالرغم من أن ملامحكِ بدأت تتلاشى
    Onlar bunun mümkün olmadığını söylemişlerdi, o günü asla unutamam. Open Subtitles قالوا أن ذلك كان مستحيلا هذا يوم لن أنساه أبدا
    Affınıza sığınıyorum efendim ama bu asla unutmayacağım bir yüz. Open Subtitles فائق إحترامي سيدي هذا وجه لن أنساه أبداً
    Buna bakmaya ihtiyacım yok ne olduğunu biliyorum asla unutmayacağım Open Subtitles لا أحتاج للنظر في هذا أعرف ماذا حدث ولن أنساه أبدا
    Onu hiç unutmayacağım, çünkü her zaman beni kulaklarımı kesmekle tehdit ederdi. Open Subtitles لن أنساه أبدًا، لأنّه كان دائمًا يُهدّدني بقطع أذنيَّ
    Ve sonra birşey ekledi, ömrüm boynca unutmayacağım birşey. TED ثم أضاف شيئا لن أنساه بقية حياتي.
    Fakat Cheryl Barbara isimli bir bayanın pişirdiği yemeği hiç unutmayacağım. TED لكن الطبق الذي لن أنساه مطلقًا كان من صنع سيدة تدعى "شيريل باربرا".
    "Jacob'la birkaç hafta geçirdikten sonra bana hayatım boyunca unutamayacağım bir şey söyledi." Open Subtitles نعم بعد قضاء بضعة أسابيع مع جيكوب، أخبرني بشيء لا يمكن أن أنساه
    13 Ekim 2012, asla unutamayacağım bir gündü. TED كان الثالث عشر من أكتوبر عام 2012 يوماً لن أنساه أبداً.
    Her zaman kullandığım bir numara demek. O yüzden unutmam. Open Subtitles هذا يعنى أنه رقم أستعمله طوال الوقت كى لا أنساه
    Onu asla unutmam, ama devam etmeliyiz Open Subtitles لن أنساه أبداً ولكن يجب أن نستمر بحياتنا
    Ben unutmadım. Bu sabah hediyesini verdim. Open Subtitles لم أنساه لقد أعطيتها هديتها هذا الصباح
    Onu asla unutamam. Eşcinseller olarak sekse çok öncelik veriyorsunuz. Open Subtitles لن أنساه أبدا أنتم أيها الشاذون تعتبرون الجنس من أولوياتكم
    Bunu anlamanın zor olduğunu biliyorum ama bu, hayatımın unutmak istediğim bir parçası. Open Subtitles أعلم أنّ هذا أمر يصعب فهمه، حسناً، ولكن كان ذلك جزء من حياتي أردتُ أن أنساه.
    Ve gerçeği söylemek gerekirse tek yaptığın şey, unutmaya çalıştığım geçmişi hatırlatmak. Open Subtitles وأصدقك القول كل ما فعلته بي أنك ذكرتني بماضي كنت أحاول أن أنساه
    Onu beslemeyi unutabilirim ya da sırt üstü bırakabilirim ve o da ölür. Open Subtitles سأنسى أن أطعمه أو أنساه في مكان ما، وسيموت
    Onu görmeyince unuturum sanıyordum. Open Subtitles ..كنت أظن أنني سأستطيع أن أنساه طالما أنني لا أراه
    Ben sürekli, onun doğum gününü unutuyorum. Kesinlikle alıyorum. Open Subtitles هذا الميلاد الذي أنساه دائماً سأحصل عليه
    Stajyerlik dönemimde, bize asla unutmadığım bir şey söylemiştiniz. Open Subtitles لقد قلت لنا شيئاً خلال سنة تدريبي .الذي لم أنساه أبداً
    Hala aklımdan çıkaramıyorum. Open Subtitles بالرغم من ذلك لا أستطيع أن أنساه
    Herkes, beş dakika ara versin. Unutmadan önce bunu not almalıyım. Open Subtitles كل شخص , يستريح علي أن أكتب هذا قبل أن أنساه
    Unutmamak için masama not yazmıştım ama buna rağmen unuttum. Open Subtitles تركت مظروفاَ لي في المكتب كي لن أنساه وبالطبع نسيت
    Ben de büyük bir hata yaptım o günden beri de oğlum bunu Unutmama asla izin vermedi. Open Subtitles و مُذَّاك اليوم إلى الآن ابني لم يجعلني أنساه أبداً

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus