"أنظر أنا" - Traduction Arabe en Turc

• Bak
• Bakın

Robert, ne söylediği bilmek istiyorum! Bana Bak, ben seyirci değilim!
أود أن أعرف ما قاله لك أنظر أنا لست مجرد متفرج

Bak, hayaların için üzgünüm. Şanslı bir vuruştu, hepsi bu.
أنظر,أنا أسف لأجل خصيتيك لقد كانت ضربة خطا,هذا كل شئ

Bak ben sadece ilişkimizden arta kalanları tamir etmeye çalışıyorum.
أنظر, أنا أحاول أن أبقى على ما تبقى من علاقتنا

Bakın, kendim koltuğu kullandığım zaman geliştirdiğim programda düzenlemeler yaptım.
أنظر أنا قمت بتحسينات للبرنامج الذى طورته حين إستخدمت المقعد

Bakın, üzgünüm ama kardeşliğe katılmak gibi bir düşüncem yok.
أنظر أنا آسف لا أعتقد أن لدي الرغبة للأنضمام للجمعية

- Bak ben... senin için oradaydım sen kişisel nedenlerle karınla gittin.
أنظر أنا كنت هنا من أجلك أخر مره ذهبت فيها للمشاورة الزوجية

Bak, tren için üzgünüm, tamam mı? Seninle sadece dalga geçiyorduk.
أنظر, أنا أسف بخصوص القطار لقد كنا نمزح معك

Bak, ben ot çalmayacağım. Biz de ot satmayacağız.
أنظر,أنا لن أسرق الحشيش ونحن لن نبيع الحشيش

Bak, şu anda onların yaptıklarını onaylamıyorum,... ..ama aynı zamanda sizin de bu insanları gezegenin yüzeyinden silmenizi görmek de istemiyorum.
أنظر أنا لا أتفق معهم فيما يفعلون لا كنني لا أريد أن أراك أيضا تبيد هؤلاء الناس

Bak, üç haftadır hiçbir şeye dokunmuyorum.
أنظر,أنا لمَ المَسُ شيء منذ ثلاثة أسابيعِ.

Bak ne yaptığımı biliyorum. Parayı şu hesaba yatır:
أنظر أنا أعرف ماذا أفعل أنقل المبالغ لهذا الحساب:

Bak, kendine ne tür ahlaki oyunlarla işkence ediyorsun bilmiyorum.
أنظر, أنا لا أعلم ما هي العاب العقل التي ستلعب بها

Bak, ben yatmaya hazırlandım. Nedir bu? Hayır.
أنظر,أنا بملابس النوم ما هذا لا ضعها جانبا

Bak, şu anda çok meraklandım ama torunumla daha çok ilgileniyorum.
أنظر أنا سعيد جدا الآن,انا مهتم أكثر بحفيدى

Bak, üzerime vazife değil biliyorum ama sen iyi misin?
أنظر,أنا أعلم أنه ليس من شأني لكن, هل انت بخير ؟

Harika. Bunu kafama yazdım. Bak, acelem var.
عظيم , سأصنف ذلك أنظر , أنا في موقف ما هنا

Bakın, inancınıza saygı duyuyorum, ama ben inanmıyorum.
أنظر.. أنا أقدر اخلاصك لكنى لا أشاركك فيه

Tamam, Bakın. Onu Ruanda'ya gönderemem.
حسناً , أنظر أنا لا أستطيع أرساله الى رواندا

Bakın kim olduğunuzu bilmiyorum ama kafayı yemişsiniz.
أنظر , أنا لا أعلم من أنتما , لكنكما مجنونان

Bakın, gerçekten doğru olanı yapmaya çalışıyorum.
أنظر , أنا حقاً أحاول أن أفعل الشىء الصواب , حسناً ؟

Bakın, ben iyi bir araştırmacıyım.
أنظر أنا باحث جيد.. أذهب إلى كل مكان بكامل العدة