- Bak, benim zaten kendi sorunlarım var. - Düşündüğünden daha kötü. | Open Subtitles | ـ أنظر, لدي مشاكلي الخاصة ـ أنها أسوأ مما تتصور |
Lütfen. Hadi adamım. Bak, bedavaya gerçekten harika kıllarım var. | Open Subtitles | هيا يارجل، يا أخي أنظر لدي بعض الشعر الحقيقي الجيد لأجلك |
Sokayım, 400 senelik avantajın var senin yavşak. | Open Subtitles | يا رجل لدي صفحتين هنا لدي صفحتين أنظر لدي كلمة كلمة جديدة أنظر لها |
Araştıracak gerçek davalarım var. | Open Subtitles | أنظر, لدي قضايا أخرى حقيقية لأتحقق في أمرها |
Her neyse dostum. Gitmem gereken yerler var. | Open Subtitles | مهما يكن, صديقي, أنظر لدي أمكانٌ لأذهب إليها |
Bak, bütün ödevlerin bende var ve bu dönemin geri kalanı için bir program ayarladım. | Open Subtitles | أنظر, لدي كل تعييناتك معي وعملتُ جدول زمني بالنسبه لبقيه الفصل الدراسي |
Bak, Valizin içerisinde bi kadın var bende Ve yardımına ihtiyacım var. | Open Subtitles | أنظر, لدي إمرأة في حقيبة, و أحتاج مساعدتك |
Yani, bundan oldukça eminim. Baksana alet edevatım bile var. | Open Subtitles | أعني أنا واثق جدا، أنظر لدي الغرض المطلوب |
Dinle, benim gidilecek uzun bir yolum var ve sen beni oraya götüreceksin. | Open Subtitles | أنظر لدي طريق طويل لأنطلق إليه |
Hayır hala 20 dakikam var. | Open Subtitles | لا أنظر لدي تقريبا ! عشرين دقيقة للأنقاذ |
Gerçek bir işim var. Ne istiyorsun? | Open Subtitles | أنظر لدي عمل كثير ما الذي تريده؟ |
İdare ederim ben. Bak, çadırım var soğutucum var. | Open Subtitles | أنظر, لدي خيمة, و لدي برادة ماء |
Bak, uğraşacak işlerim var. Senin de öyle. | Open Subtitles | أنظر, لدي أموري اتعامل معها وانت أيضاً |
Park City'e yakın dağlarda kulübesi olan bir arkadaşım var. | Open Subtitles | أنظر لدي صديق لديه كوخ بالجبال ليس "بعيدا عن مدينة "بارك |
Yanımda bir Baby Ruth var. | Open Subtitles | أنظر, لدي شوكولاه روث |
- Ben de sadece 20 dolar var, yani... | Open Subtitles | .... أنظر لدي 20 فقط لذا دعنا فقط |
Bakın, bir planım var. Şöyle ki; | Open Subtitles | أنظر,لدي خطة اليك الاتفاق |
Bakın, benim bir oğlum var. Onun her şeyi benim. | Open Subtitles | أنظر لدي ابن و أنا كل ما لديه |
Bakın, benim bir oğlum var. Onun her şeyi benim. | Open Subtitles | أنظر لدي ابن و أنا كل ما لديه |
Bir arkadaşım var. | Open Subtitles | أنظر لدي هذ, صديقة. |