"أنقى" - Traduction Arabe en Turc

    • saf
        
    • temiz
        
    • temizini
        
    Benim veya bir başkasının şimdiye dek gördüğü en saf meth'i pişiriyor. Open Subtitles يطبخ أنقى انواع الميث والذي لم أرهُ او يراه الآخرين من قبل.
    Tepeye kurulan bu şehirde, Hristiyanlığın saf bir formunu oluşturacağız. Open Subtitles في هذه المدينة على التل، سنطوّر شكلًا أنقى من المسيحية.
    Bir bakıma, oyunların nasıl da etkileşim tasarımının en saf hali olduğunu görebilirsiniz ve tasarımı açıklamak için ne kadar kullanışlı bir yol olduğunu da. TED بطريقة ما، يمكنك مشاهدة ألعاب الفيديو هي أنقى جوانب تصميم التفاعل وهي مفيدة جداً لشرح ما هو التفاعل.
    Daha temiz ruh, daha temiz beden daha temiz tecrübeler. Open Subtitles لإنه طالما الجسد نقي كانت الروح نقي كانت الخبرات أنقى
    Eğer yeşil cepheler cam kadar yaygın olursa Çin şehirlerinde havanın nasıl temiz olacağını düşünün. TED وتخيل لو أن الواجهات الخضراء انتشرت كالواجهات الزجاجية فكم سيصبح الهواء أنقى في المدن الصينية.
    Yeni gücün en saf örneği. TED احتلوا كان هذا المثال الذي لا يصدق للقوة الحديثة، أنقى مثال للقوة الحديثة.
    Bugüne kadar gördüğünüz en saf 13 kilo mal sizin adınıza Kanıt Bürosu'nda duruyor. Open Subtitles .. الأن, هناك 13 كيلو .. من أنقى مخدرات رأيتها بحياتك موجودين فى مخزن الأدلة و عليه إسميكما
    Bu ikinizin de şimdiye kadar başına gelen en saf, en içten yakınlaşma olacak. Open Subtitles سيكون هذا أنقى وأصدق لقاء بأمرأه في حياتك أو حياتها
    En saf insanda kendinin bile bilmediği şüpheyi bulabilir. Open Subtitles تستطيع إيجاد جزء من الشك حتى أنقى إنسان لا يشعر به بداخله
    Sanırım normalden daha saf bir maldı. Open Subtitles ربما لأن كان أنقى بكثير من عادة ما يتوفر هنا.
    Nereye baksak, aydınlanmanın en saf politik idealleri toprak hırsı ve çıkarlar veya kanlı aşırılıklar yüzünden yozlaşmış durumda. Open Subtitles أينما نظرنا بَدَا أن أنقى المُثُل السياسية للتنوير فاسدة بفعل الطمع للأرض والربح أو نزعات التطرف الدموية
    7 gün boyunca kadın kahramanın saf imajının örneğini en başarılı.... ...biçimde gösterecek kişiyi bekledik. Open Subtitles لقد انتظرنا سبعة أيام من أجل الشخص الذي سيلخّص بنجاح أنقى صورة لمهارة الإناث
    En saf halinde bir birliktelik ruhumuzun bir parçası haline gelir. Open Subtitles في أنقى أشكاله يصبح الإتحاد جزءاً من أسسنا
    Toplumumuzun geldiği nokta bu işte bu şiddet saplantısını en saf haliyle dışa vurma ihtiyacı. Open Subtitles هذا ما أصبح عليه مجتمعنا، هذا الهوس بالعُنف، الحاجة للتعبير عنه في أنقى صورة.
    Kutsal bir tip istersen sana ruhun Tanrı'nın sevgisinin en saf tanımı olduğunu söylerler. Open Subtitles اسألي من هو مقدس، وسيخبركِ بأن الروح هي أنقى ما يعبر عن محبة الرب
    E-sigaralar aslında sigara bağımlılarına nikotinin daha temiz bir türünü sunmak için üretilmişti. TED لقد صُنعت هذه السجائر في الأساس لمنح المدخنين شكلًا أنقى من النيكوتين لتقديم يد العون في إدمانهم على السجائر.
    Havuzu o kadar iyi filtre ediyoruz ki, içindeki su içme suyundan temiz. Open Subtitles طريقة عنايتنا بهذه البركة، تجعل الماء أنقى من مياه الشرب
    - Brooklyn'e gidiyoruz. Herkes oradaki havanın daha temiz olduğunu söylüyor. Open Subtitles سنذهب لبروكلين الجميع يقول أنَّ الهواء هناك أنقى بكثير
    Kafandaki fikirlerin onunkilerden daha temiz olduğunu mu iddia ediyorsun? Open Subtitles أأنت واثقً من أن الأفكار التي تدور بِرأسك أنقى من التي تدور بِرأسِه؟
    - Hayır. En temiz kanı içtin, en eski şeyleri gördün. Open Subtitles إحتسيت أنقى الدماء ، ورأيت أقدم الأشياء .
    Dün geceden de mi temiz olur. Open Subtitles أنقى أكثر من الليله الماضيه ؟ ؟
    # Suyun en temizini içmek istiyorum # Open Subtitles أريد أن أشرب من أنقى المياه.

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus