Ve tekrar sevdiğin kişiye onu sevdiğini söyleyemeyen korkak olacaksın. | Open Subtitles | و ستعود كونك جباناً ألا تخبر من تحب أنك تحبه |
Garsona da onu sevdiğini söyledin. | Open Subtitles | هو كم أحبك لقد أخبرت النادل أنك تحبه أيضاً |
Nasıl söylersen söyle, onu sevdiğini de söylemeyi unutma. | Open Subtitles | أياً كانت الطريقة التي تخبره فيها فقط تأكد أن تخبره أنك تحبه |
Etrafta dolaşıp, ne bileyim... vitaminli su alır, bunu yaparken senin onu sevdiğini biliyordur ve belki sırf bu yüzden kasiyere iyi davranır. | Open Subtitles | ويسير في الأرجاء ويشتري مياه منكهة و ربما يعرف أنك تحبه فيما يشتري غرضه وربما يعني هذا أنه لطيف مع البائع |
onu sevdiğini biliyorum ama dünyadan sakladığı bir sürü karanlık tarafı var. | Open Subtitles | أعرف أنك تحبه... لكنه يخفي الكثير من الظلام... |
Birisine onu sevdiğini söylediğinde o da sana her şeyini veriyorsa sonra da sen başkasıyla çıkıyorsan, bu onu bırakmak değildir onu terk etmektir. | Open Subtitles | عندما تخبر شخص أنك تحبه ويعطيك كل شئ |
Babana, onu sevdiğini söylemek zorundasın. | Open Subtitles | يجب أن تخبر والدك أنك تحبه |
Oğlun... onu sevdiğini biliyorum. | Open Subtitles | ابنك، أعلم أنك تحبه. |
Ve ona onu sevdiğini söyle. | Open Subtitles | و قل له أنك تحبه |
Ve bu lanet şeytan tüylü, amcan, Büyük Tim onu sevdiğini biliyorum, ve nedenini de. | Open Subtitles | وكل هرائه الساحر ...تيم) الكبير، العم، الرئيس، مجرد هراء) وأنا أعرف أنك تحبه ... وأنا أعرف لماذا |
Senin de onu sevdiğini biliyorum. | Open Subtitles | و أنك تحبه |