Dinle, şu park etme olayına gelince, Buddy için çalıştığını bilseydim,.. | Open Subtitles | اسمع , بشأن موقف السياره لو علمت أنك تعمل لصالح بادي |
Fallon için çalıştığını söylediler. Artık onun adamlarından biriymişsin. | Open Subtitles | لقد قالوا أنك تعمل لدى فالون وأنك أحد رجاله الأن |
Yani oğlumu alan kişiler için mi çalıştığını söylüyorsun? | Open Subtitles | اذاً ، أنت تقول أنك تعمل لدى الأشخاص الذين أخذو أبني. ؟ |
Edison için mi çalıştığını düşünüyordun ? | Open Subtitles | تظن أنك تعمل لـ(كون إيديسون)؟ |
Artık onlarla mı çalışıyoruz yani? | Open Subtitles | أتعني أنك تعمل معهم الآن؟ |
Artık onlarla mı çalışıyoruz yani? | Open Subtitles | أتعني أنك تعمل معهم الآن؟ |
Yani iyi para veren herkes için çalışıyorsun diyebiliriz. | Open Subtitles | أعتقد من الآمن أفتراض أنك تعمل مع أي أحد |
O adam Ürdün İstihbaratı için çalışıyor ki bu da bizim için çalışıyor demek yani... Yani sen de bizim için çalışıyorsun. | Open Subtitles | ما يعني أنه يعمل لحسابنا، ما يعني أنك تعمل لحسابنا. |
Bu kadar çok çalışman hiç hoşuma gitmiyor. | Open Subtitles | سأعود للمنزل بعد قليل. لا يعجبني أنك تعمل كثيرًا. |
Kardeşlik evindeki partilerine damlamış ve polis için çalıştığını iddia etmişsin. | Open Subtitles | لقد أقتحمت حفلتهم في الأخوية مدعياً أنك تعمل لدى الشرطة |
Yani bana Benjamin Linus için çalıştığını mı söylüyorsun? | Open Subtitles | إذن أنت تقول لي أنك تعمل لبنجامين لاينوس؟ |
Hükümet için çalıştığını söyledim, ama yine de... Gerçeği söylemeyi seviyorum. | Open Subtitles | تقريباً ، لقد أخبرتها أنك تعمل للحكومة ولكن يبقي الأمر حقيقي ، ويعجبني قول الحقيقة |
Dedektifler için çalıştığını biliyorlar, ve bebeğim onun yakalanmayacağından emin olman gerekiyormuş. | Open Subtitles | إنهم يعلمون من أنك تعمل مع المحققين عزيزي وكما قالت عليك أن تكون متأكداً من أن لا يقبض عليها أو سيقومون بقتلي |
Sen şimdi benim için çalışıyorsun olduğunu bilmeniz gereken her şey. | Open Subtitles | كل ما يجب أن تعرفه الأن هو أنك تعمل لأجلي |
Unutuyorsun Mick, sen onun için çalışıyorsun, tersi değil. Oraya gidersen seni kovar. Harbi mi? | Open Subtitles | أنت تنسى أنك تعمل لديه اذهب إلى هناك وستطرد |
Herhangi bir şeyin içine takip cihazı koyarsan elindekilerle çalışman gerekir. | Open Subtitles | "وضع أداة مراقبة داخل غرض موجود" "كل الامر أنك تعمل بما لديك من أغراض" |