Ne zaman bana baksan, benimle konuşsan, ya da bahçede benimle yürüsen şöyle düşündüğünü biliyordum:.. | Open Subtitles | حينما كنت تنظر لى أو تتحدث معى أو تسير معى فى الحديقة كنت أعلم أنك تفكر |
Ne zaman bana baksan, benimle konuşsan, ya da bahçede benimle yürüsen şöyle düşündüğünü biliyordum:.. | Open Subtitles | حينما كنت تنظر لى أو تتحدث معى أو تسير معى فى الحديقة كنت أعلم أنك تفكر |
- Zamanımızı boşa harcadığımızı düşündüğünü de biliyorum. | Open Subtitles | وكذلك أعرف أنك تفكر في أننا نقوم بهدر وقتنا |
Eğer bir şey yapmayı düşünüyorsanız şu an baktığınız bombalar bizim elimizde bulunanın sadece az bir miktarı. | Open Subtitles | وفي حالة أنك تفكر في تجريب شيء ما، ما تراه الآن هو فقط مقدار بسيط ممّا جلبناه. |
Bu arada Bay Axe, herhangi bir şey denemeyi düşünüyorsanız, şunu söylemem gerekir ki buranın manzarası muhteşem. | Open Subtitles | وبالمناسبة سيد.اكس فقط في حالة أنك تفكر في محاولة شي ما المنظر من هنا مذهل |
Bizi düşünüyorsanız, biz yorgun değiliz. | Open Subtitles | لو أنك تفكر فينا، فنحن غير متعبين |
Bilirsin işte, ailene orada bir okula gitmeyi düşündüğünü falan söyle. | Open Subtitles | فقط أخبر والديك أنك تفكر بالذهاب للمدرسة هناك |
İnsanlara güvenilemeyeceğini düşündüğünü biliyorum. | Open Subtitles | والآن ، أنا أعرف أنك تفكر انه لايمكنك الثقة بالبشر |
Sakın bana Yasak Meyve'yi yemeyi düşündüğünü söyleme. | Open Subtitles | لا تقل لي أنك تفكر عن أكل الفاكهة المحرمة. |
Sakın bana Yasak Meyve'yi yemeyi düşündüğünü söyleme. | Open Subtitles | لا تقل لي أنك تفكر عن أكل الفاكهة المحرمة. |
Lütfen programı yayından kaldırmayı düşündüğünü söyleme. | Open Subtitles | من فضلك، لا تخبرني أنك تفكر في تدمير البرنامج |
Böyle düşündüğünü tahmin edip farklı bir şey yapabilir. | Open Subtitles | ربما يفكر في أنك تفكر في هذا و لهذا سيتصرف بطريقه مختلفه |
Bunun bir aile gibi olduğunu düşündüğünü biliyorum ama bu daha çok bir tarikat gibi. Arkadaşlarının yardıma ihtiyacı var. | Open Subtitles | أعلم أنك تفكر بها كعائلة ولكنها لديها قوائم مشتركة أكثر كطائفة |
İş değiştirmeyi düşündüğünü bilmiyordum. | Open Subtitles | تومي لم أكن أعرف أنك تفكر بتغيير الوظائف |
Neler düşündüğünü biliyorum ve bence mangaya gelerek iyi işler başaracaksın. | Open Subtitles | أعلم أنك تفكر بالأمر وأعتقد أنك ستكون فرقة مساندة جيدة |
Efendim, eğer bu gemiyi çalıp Dünya'ya uçmayı düşünüyorsanız, 372,000 mil bölü saniyede bile, en azından 10 yıl sürecektir. | Open Subtitles | سيدي، لو أنك تفكر ان تحاول أن تسرق السفينه ونعود بها إلى الأرض،... .. حتى بسرعة 372,000ميل بالساعه سنستغرق على الأقل 10 سنوات لنصل إلى الأرض |