"أنني أدين" - Traduction Arabe en Turc

    • borçlu olduğumu
        
    • özür borçluyum
        
    • borcum olduğunu
        
    Muhtemelen geçen gün yaptığın şey için, sana borçlu olduğumu düşünüyorsun, ha? Open Subtitles على الأرجح تظن أنني أدين لك بشيء بسبب ما فعلته ذاك اليوم
    Sana bir açıklama borçlu olduğumu biliyorum. Open Subtitles أعلم أنني أدين لك بتفسير لا أستطيع أن أقول لك ما يجري
    Sana geçen hafta olanlarla ilgili bir açıklama borçlu olduğumu düşünüyorum. Open Subtitles أشعر أنني أدين لكَ بتفسير لما سمعته الأسبوع الماضي
    Babana bir özür borçluyum gibi hissediyorum, ama niye bilmiyorum. Open Subtitles أشعر أنني أدين لأبيك باعتذار لكني لا أعرف السبب
    Hadi ama, buradaki herkes gelip onlara borcum, olduğunu söyleyebilir. Open Subtitles بربّكم، بوسع أي أحد أن يأتيني متبخترًا ويدّعي أنني أدين له بالمال.
    Sana borçlu olduğumu söylerken aklımda olan bu değildi. Open Subtitles لم يكن هذا ما ظننته بالضبط عندما قلت أنني أدين لك بواحدة
    Sana borçlu olduğumu düşünmen beni öfkelendiriyor. Open Subtitles حقيقة أنك تعتقد أنني أدين لك بشيء تٌغضبني بشدة
    Ve sana bir veda öpücüğü borçlu olduğumu fark ettim. Open Subtitles وفكّرت أنني أدين لك بقبلة وداع
    Sana borçlu olduğumu düşündüm. Borç ödendi. Open Subtitles فكّرت أنني أدين لكِ بالمثل - لقد دفعتِ الدين ، إلى اللقاء -
    Sana bir iyilik borçlu olduğumu düşündüm. Open Subtitles اكتشفتُ أنني أدين لكَ بخدمة بطريقة ما
    Sana açıklama borçlu olduğumu hissetim. Open Subtitles شعرت أنني أدين لكِ بتفسير
    Ona borçlu olduğumu kim söyledi? Open Subtitles من يقول أنني أدين لها بالمال؟
    Sana çok şey borçlu olduğumu biliyorum. Open Subtitles أعرف أنني أدين لك بالكثير
    Ben de tam Diane'e şirketinize bir özür borçlu olduğumu söylüyordum, ...karar bundan sonra Jennings/Albright ile yola devam etme konusunda alındı. Open Subtitles كنتُ أقول لدينا أنني أدين لشركتكم بإعتذار ولكن قرارًا صدر باختيار شركة (جيننغز وألبرايت) للمحاماة
    - belki de sana birşey borçlu olduğumu düşünüyorsun. Open Subtitles - لعلك تظن أنني أدين لك بشئ
    Bunu elbette farkettim bu yüzden Noah'a izin verdim ona borçlu olduğumu hisettim ve yaptığım şeyi düzeltmeye çalışıyordum. Open Subtitles وأدركت هذا بالطبع على مستوى ما لكن هذا هو السبب في سماحي بعودة (نوا) إلى المنزل لأنني شعرت أنني أدين له وكنت أحاول إصلاح ما فعلته
    Evet. Hayır, ben, Marc'a söz verdim. Bunun yanında, adama özür borçluyum. Open Subtitles نعم, لقد وعدت مارك إضافة إلى أنني أدين ذلك الرجل بإعتذار
    Galiba sana bir özür borçluyum. Open Subtitles اعتقد أنني أدين لكِ بإعتذار أتقصد بسحرك لي بإغوائك الخبيث
    Bak, sana borcum olduğunu biliyorum. Open Subtitles اسمعي .. أعلم أنني أدين لكِ ببعض المال
    Sana bir açıklama borcum olduğunu düşündüm. Open Subtitles شعرت أنني أدين لكِ بتفسير

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus