Annem her zaman Anasazi Yerlilerinin yüz hatlarına sahip olduğumu ve bunun bana bir şekilde güzellik kattığını söylerdi. | Open Subtitles | أمي تقول أنني أملك مقداراً من السحر رغم أنني أؤمن بهنود الأناسازي هذا هو الوجه الذي ينظر إليه الآخرون |
Herkes her şeye sahip olduğumu düşünüyor. | Open Subtitles | أقصد, الجميع يظن أنني أملك كل شيء, كما تعلمي؟ |
Ama bunun yerine iş için gerekli vasıflara sahip olduğumu gördün. | Open Subtitles | ولكن عوضاً عن هذا ، صرت تعرف أنني أملك المتطلبات اللازمة للعمل |
Siz mahkûmlar şu an Mississippi eyaletinin malısınız bu da kıçlarınızın bana ait olduğu anlamına gelir. | Open Subtitles | أيها السجناء، أنتم الآن ملكية خاصة بولاية مسيسبي من الممكن القول أنني أملك مؤخراتكم |
Bu binanın bana ait olduğunu biliyorlar. | Open Subtitles | يعرفون أنني أملك هذا المبنى، |
Onu bulamıyorum; ama eğer NOC listesinin bende olduğunu öğrenirse o beni bulacaktır. | Open Subtitles | لا يمكنني أن أعثر عليه ولكن لو علم أنني أملك القائمة فسوف يعثر علي هو |
Hey, Mi-sun'un hastane künyesinin bende olduğunu biliyorsun. | Open Subtitles | أنت، تعرف أنني أملك معرّف المستشفى الذي كان على يدها |
Ona söz verdiğim şeye sahip olduğumu söyle. Petersburg'daki Tovarisch'ten.. Ona de ki, benim yerim, bu gece. | Open Subtitles | قل له أنني أملك ما وعدته به من رفاقنا في بيتسبرغ,منزلي الليلة |
Aile çiftliğinizdeki ipoteğe sahip olduğumu unutmayın. | Open Subtitles | لا تنسى أنني أملك حق حجز لمزرعة عائلتك |
Odin'in gücüne sahip olduğumu unutuyorsun. | Open Subtitles | لقد نسيتي أيضاً أنني أملك قوّة (أودين). |
Burası bana ait. | Open Subtitles | أنني أملك هذا المكان. |
Kısa mesafede çalışıyoruz. Ayrıca Marvin Gardens'taki Atlantic Caddesi bana ait. Benim de Baltic'te dört evim var. | Open Subtitles | إننا نعمل على سكك الحديد القصيرة، أنني أملك شارع (أتلانتك). |
Kısa mesafede çalışıyoruz. Ayrıca Marvin Gardens'taki Atlantic Caddesi bana ait. Benim de Baltic'te dört evim var. | Open Subtitles | إننا نعمل على سكك الحديد القصيرة، أنني أملك شارع (أتلانتك). |
Bunların bende olduğunu düşündüren ne? | Open Subtitles | ما الذي يجعلك تعتقد أنني أملك أحد هذين الشيئين؟ |
bende olduğunu bilmiyordun değil mi? | Open Subtitles | لم تكن تعرف أنني أملك هذا، صحيح؟ |
Yakıt çubuklarının bende olduğunu biliyorsunuz. | Open Subtitles | تعلمين أنني أملك قضبان الوقود |