Yardıma ihtiyacı olduğunu düşündüğüm küçük bir kız gördüm. | Open Subtitles | أنا فقط رأيت طفلة صغيرة يبدو عليها أنها بحاجة للمساعدة |
Ama o mutlu olabilmek için bir erkeğe ihtiyacı olduğunu düşünüyor. | Open Subtitles | ولكن هي تعتقد أنها بحاجة الى رجل لتصبح سعيدة |
Hayatımda ilk defa, o hastene odasına girdiğimde, yardım istediğinde bana ihtiyacı olduğunu söylediğinde bunda ciddiydi. | Open Subtitles | لأول مرة في حياتي حين دخلت لغرفة المشفى تلك حين قالت أنها بحاجة للمساعدة.. |
O çok sevimli ve kusursuz ama hala estetiğe ihtiyacı olduğunu düşünüyor. | Open Subtitles | و مع ذلك اعتقدت أنها بحاجة لتكبير صدرها |
Demek istediğim burada bizimle birlikte olmaya ihtiyacı olduğu. | Open Subtitles | ما قصدت أن أقول، أنها بحاجة أن تكون معنا هنا |
Mektupta, paraya ihtiyacı olduğunu ve Karla'nın benim kızım olduğunu söylemiş. | Open Subtitles | تقول فيه أنها بحاجة للمال وأن كارلي... ..... إبنتي |
Onu koruyacak birine ihtiyacı olduğunu düşündüm. | Open Subtitles | إعتقدت أنها بحاجة لشخص ما كي يعتني بها |
Bir kahrolası ona psikiyatrik desteğe ihtiyacı olduğunu söyledi. | Open Subtitles | اللعين أخبرها أنها بحاجة لمساعدة نفسية |
- Yardıma ihtiyacı olduğunu söyledi - Yalanlarına inanma! | Open Subtitles | تقول أنها بحاجة إلى مساعدتك - لا تصدقى أكاذيبه - |
Daha çok zamana ihtiyacı olduğunu söyledi. | Open Subtitles | قالت أنها بحاجة إلى مزيد من الوقت |
Doktor evde tedaviye ihtiyacı olduğunu söyledi. | Open Subtitles | قال الطبيب أنها بحاجة للعلاج المنزلي |
Hayır. 1000 Euro'ya ihtiyacı olduğunu söyledi. | Open Subtitles | أجل, أخبرتني أنها بحاجة الألف يورو. |
Ona gönderebileceğimiz her şeye ihtiyacı olduğunu biliyorsun. | Open Subtitles | إنك تعلم أنها بحاجة لأي شيء نرسله لها |
Bir korumaya ve onu güvende tutabilecek birine ihtiyacı olduğunu söyledi. | Open Subtitles | لقد قالت أنها بحاجة إلى مرافق وشخص ليبقيها آمنة . |
İşlemci, tıklamayla başa çıkmak için talimatlara ihtiyacı olduğunu fark ediyor. Bunun için fare programı adresini arıyor ve bellek alt sistemine depoladığı talimatlar için istek yolluyor. | TED | تدرك وحدة المعالجة المركزية أنها بحاجة إلى تعليمات لمعرفة كيفية التعامل مع نقرة الفأرة هاته، ولذلك فإنها تبحث عن عنوان برنامج الفأرة وترسل طلبا إلى النظام الفرعي للذاكرة للحصول على الإرشادات المخزنة هناك. |
Biraz zamana ihtiyacı olduğunu söyledi. | Open Subtitles | -حقاً؟ لقد قالت أنها بحاجة لمساحة لها |
Cammie evden çıkmaya ihtiyacı olduğunu söyledi. | Open Subtitles | قالت (كامي) أنها بحاجة للخروج من المنزل. |
Hayır, sadece çalışmaya ve çömelmeye( daha iyi düşünmek vb durumlarda yapılır) ihtiyacı olduğunu söyledi. | Open Subtitles | - قالت أنها بحاجة لمخبأ هادئ للدراسة |
Onu kandırdı. Onun, Bölüm'e ihtiyacı olduğu fikrine ona inandırdı. | Open Subtitles | تعرفين (آماندا)، جعلتها مُوشوشة جعلتها تُصدق أنها بحاجة للـ"شعبة" |
Onu aramıza aldığımızda Kuzgun hakkında bir yuvaya ihtiyacı olduğu hariç hiçbir şey bilmiyorduk. | Open Subtitles | لم نعرف شيء عن (ريفين) عندما أضممناها عدا أنها بحاجة إلي منزل لكي تعيش فيه |