Dışarıda bir kadın sizi tanıdığını söylüyor ama aile listesinde adı yok. | Open Subtitles | هناك امرأة بالخارج تقول أنها تعرفك ولكنها ليست ضمن قائمة الأصدقاء أو العائلة |
Aşağıda sizi tanıdığını söyleyen bir kız var. | Open Subtitles | فتاة بالأسفل تقول أنها تعرفك |
Bay Jarrah? sizi tanıdığını söylüyor ancak ismi aile listenizde yok. | Open Subtitles | (سعيد جراح)، هناك امرأة تقول أنها تعرفك و لكنها ليست على قائمة العائلات |
Serena Seni tanıdığını söyledi, kitabın haklarını bana alacaktı. | Open Subtitles | تسريب المعلومات الزائفة هو من طبع الهواة لقد قالت لي أنها تعرفك وستحصل على الكتاب |
Hank, aşağıda Seni tanıdığını söyleyen bir kız var. | Open Subtitles | هانك هناك امرأة بالأسفل تقول أنها تعرفك |
Seni iyi tanıdığını söylüyor. | Open Subtitles | تدّعي أنها تعرفك جيداً |
Bu bayan sizi tanıdığını söylüyor. | Open Subtitles | تلك السيدة تقول أنها تعرفك |
Bu Yahudi sizi tanıdığını söylüyor. | Open Subtitles | هذه اليهودية تدعي أنها تعرفك. |
Onu tuttuğumda Seni tanıdığını bana söylemedi. | Open Subtitles | لم تخبرتي أبداً أنها تعرفك |
Seni tanıdığını söylemedi. | Open Subtitles | لم تخبرني أنها تعرفك |
Seni tanıdığını söylüyor. | Open Subtitles | إنها تقول أنها تعرفك |