"أنهم على" - Traduction Arabe en Turc

    • olduklarını
        
    O aldığımda resimleri, konuşmaktı olduklarını yaklaşık bir hafta dışarı bitirme projesi. Open Subtitles عندما أخذت تلك الصور سمعت أنهم على بعد أسبوع من إنهاء المشروع
    Dileğim, herkesin diğer insanları daha fazla anlamayı denemesi ve onlarla yarışmak, onlara yanlış olduklarını göstermeyi denemek yerine birlikte hareket etmeleri. TED أمنيتي هي أن يحاول الجميع فهم الآخرين أكثر وأن يعملوا معهم سويًا، بدلًا من أن ينافسوهم ويحاولون إظهار أنهم على خطأ.
    Onlar gerçekten unutulmuş bir ordu olduklarını düşünüyorlardı ki öyleydiler zaten. Open Subtitles كانوا بالفعل يعتقدون أنهم جيش نسى الأخرون عنه كل شئ، وفكرت أنهم على الأرجح محقون
    Bir dakika sonra, hayatta olduklarını hatırlayacaklar." Open Subtitles 29. في دقيقة واحدة، سوف نتذكر أنهم على قيد الحياة.
    Eileen, eğer beni duyabilirlerse en azından hayatta olduklarını biliyorlar. Open Subtitles إذا كانوا يستطيعون سماعي , سيعلمون على الأقل أنهم على قيد الحياة اللعينة
    - Haklı olduklarını kanıtlamak istiyorum. Open Subtitles كل ما أردت هو أن أثبت أنهم على حق يا سيدي
    Bu hayvanlar beni yalnızca seks objesi olarak görüyorlar ve ben onlara haklı olduklarını göstereceğim. Open Subtitles هذه الحيوانات عرض لي شيء لكن كائن الجنس الطائش، وأنا ستعمل الذهاب تبين لهم أنهم على حق.
    Çünkü öyle olduklarını, öyle davranmadan önce bilemiyorsun. Open Subtitles لأنك لا تعلم أنهم على هذه الشاكلة حتى يتضح أنهم كذلك
    Ana şebekede olduklarını sanıp kurduğumuz tuzak servera girmiş olurlar. Open Subtitles سيقومون بتسجيل الدخول على خادم الشركة معتقدين أنهم على الشبكة الأصلية
    Hayati değerlerine baktım, topun ağzında olduklarını biliyorum. Open Subtitles حسناً، لقد تحققت من علاماتهم الحيوية وأعلم أنهم على شفير الهلاك
    Pekâlâ, artık hayatta olduklarını biliyoruz, onları nasıl çıkartacağız? Open Subtitles حسنا ، الآن تأكدنا أنهم على قيد الحياة، ما السبيل لإخراجهم من هناك؟
    Kabul etmeniz için şirkettekilerin ne olursa vermeye hazır olduklarını biliyorum ancak sizden bunu istemenin bir yararı olmadığını düşünüyorlar. Open Subtitles نعم ، أعرف أنهم على إستعداد لبذل ... أي شئ من أجل الحصول على إقرارك إلا أنهم يعتقدون أنه لا فائدة من ذلك
    Hayatta olduklarını düşünmek istiyorum ama sivillere neler yaptıklarına dair hikayeler duydum. Open Subtitles اعتقد أنهم على قيد الحياة، ولكن... لقد سمعت قصصا عن... ماذا يفعلون بالمدنيين
    Ve ben de... onları aksinin olacağına inandırdım, ama şimdi onların haklı olduklarını ispatlıyorsunuz. Open Subtitles وأنا أكدت لهم العكس ولكن الآن... أنت تثبت أنهم على صواب
    Ve şu anda devriyeler yerli bölgesinde olduklarını biliyor. Open Subtitles والآن قوات الشرطة يعرفون أنهم على الحجز
    Yayında olduklarını bilmiyorlar di mi ? Open Subtitles -لا يجب أن يعرفوا أنهم على الهواء أليس كذلك ؟
    Saldırmaya hazır olduklarını düşünmeliyiz. Open Subtitles نحن أن نفترض أنهم على استعداد للأضراب
    Dinle, Arnold, biraz önce bir tuzağa düşmek üzere olduklarını söyledi. Open Subtitles أنهم على وشك الوقوع في فخ، فهمت؟
    Biraz da olsa bunun suçlusu olduklarını biliyorlar. Open Subtitles و يعلمون أنهم على الأقل جزء من العتب
    - Simmons, hayatta olduklarını söyle. Open Subtitles سيمونز أخبريني أنهم على قيد الحياة

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus