"أنه سؤال" - Traduction Arabe en Turc

• bir soru
• soru olduğunun
• soru olduğunu

Bu zor bir soru, ve sorulacak kişi ben değilim.
الذى يمتلك الاحساس والعقل معا؟ أنه سؤال صعب جدا يا أولاد00 ولكنى أخشىبأنى لست الشخص الذى أُسال

Klasik bir soru, şu anda anlatamam.
أنه سؤال تـقليدي , .لا أستطيع أن أشرحه لك لأن

"Uyuyor musun?" demekten daha ilginç bir soru olacağını düşündüm.
اعتقدتُ أنه سؤال مثيرٌ للاهتمام أكثر من "هل أنت نائم؟".

Aptalca bir soru olduğunun farkındayım ama bizi öldürtmeyecek başka bir fikrin var mı?
أعلم أنه سؤال سخيف لكن ألديك أية أفكار لن تؤدي لمقتلنا؟

Aptalca bir soru olduğunu biliyorum ama kahve kaldı mı?
أعلم أنه سؤال غبي، أمازل لديك قهوه؟

Bana "Bileğinde silah taşıyor musun?" sorusu bir misafire sorulabilecek bir soru gibi geldi.
هل لديك مسدس في حافظة الكاحل؟ يبدو أنه سؤال شرعى لتسأل مضيف البيت

Aptalca bir soru ama sağ kalmamızı sağlayacak bir fikrin var mı?
أعلم أنه سؤال سخيف لكن ألديك أية أفكار لن تؤدي لمقتلنا؟

Özür dilerim; zor bir soru, farkındayım ama söyleyebileceğin herhangi bir şeyin çok yardımı olur.
آسفة. أعلم أنه سؤال صعب، ولكن أي شيء يمكنك إخبارنا به سيساعدنا.

Bunu, cevabı basit olan zor bir soru diye düşünmüşümdür hep.
لطالما كنت أظن أنه سؤال يصعب الرد عليه بإجابة بسيطة

Öldükten sonra ne oluyor? İnsanlar için önemli bir soru.
ماذا يحدث بعد أن تموت أنه سؤال كبير للأنسان

Bu gece kazandın mı, Mark, yoksa bu aptalca bir soru mu?
هل ربحت الليلة أم أنه سؤال سخيف ؟

- Biliyorum, çok garip bir soru ama oldukça garip bir adam, cevabını öğrenmek istiyor.
-أعرف أنه سؤال غريب لكن شخص أغرب يريد أن يعرف ذلك!

- Ben yalnızca bir soru sordum. - Çekimmiş. Saçmalık.
ـ أنه سؤال برئ ـ أعجاب ، شئ مضحك

Bu öylesine bir soru bu yüzden endişelenme.
أنه سؤال عادي لذا لا تشعر بضغط الشديد

Biliyorum bu aptalca bir soru... o kahveden biraz daha yoktur değil mi?
أعلم أنه سؤال غبي، أمازل لديك قهوه؟

Bunun çok genel bir soru olduğunun farkındayım ama nasılsın?
أعلم أنه سؤال عام ضخم كيف حالك؟

Öyle bir soru olduğunun farkında bile değildim.
لم أدري أنه سؤال مزعج

Karmaşık bir soru olduğunun farkındayım.
أدرك أنه سؤال مُعقد

Yaptığımız işte muhtemelen hiç birimizin iyi olmayacağını göz önünde bulundurursak aptalca bir soru olduğunu biliyorum ama... iyi misin?
أعرف أنه سؤال غبي باعتبار أنه لا يمكن لأي منا... أن يكون على ما يرام في عملنا هذا لكن... هل أنت بخير؟