Ama önemsemedim.. çünkü onu sevdim ve Beni sevdiğini sandım | Open Subtitles | لكني تغاضيت عن هذا لأني أحببته و ظننت أنه يحبني |
Ona kimi sevdiğini sormama gerek yok Ali çünkü Beni sevdiğini biliyorum. | Open Subtitles | لست بحاجة إلى أن يسأله من يحب، علي، لأنني أعرف أنه يحبني. |
Bir daha kesinlikle sahip olmayacağım şey, -asla- Beni sevdiğini söyleyen biri tarafından kafama tutulmuş bir silah. | TED | الشيء الذي لن يكون لدي مرة أخرى أبداً، هو مسدس محشو مصوب عند رأسي من شخص يقول أنه يحبني. |
Mesela babam, hiç Beni sevdiğini söylemedi. Ama sevdiğini biliyorum. | Open Subtitles | والدي على سبيل المثال، عاجزٌ عن قولها حتى لي، لكني اعلم أنه يحبني |
bana aşık olduğunu öğrendiğimden beri hislerim karıştı. | Open Subtitles | أشعر بغرابة قليلاً منذ عرفت أنه يحبني أو ما شابه. |
Baban Beni sevdiğini söyledi. Annemi de sevdiğini söyledi, ve bizi terk etti. | Open Subtitles | أبي قال أنه يحبني و قال أنه يحب أمي و تركنا |
Duymak istediğim son şey Beni sevdiğini söylemesiydi. | Open Subtitles | كل ما أردته هو أن يقول لي والدي أنه يحبني |
Beni sevdiğini ama hayatının aşkı olmadığımı söyledi. | Open Subtitles | قال أنه يحبني لكنه لا يعتقد أني الفتاه المناسبه |
Sonra barıştık... ve sonra bana Beni sevdiğini söylediğini ve sonra ben de ona onu sevdiğimi söyledim. | Open Subtitles | ثم تصالحنا.. ثم أخبرني أنه يحبني وأخبرته أنني أحبه أيضاً |
İyi geceler öpücüğü verip Beni sevdiğini söyledi. | Open Subtitles | قبلني و تمنى لي ليلة سعيدة، قال أنه يحبني. |
Beni sevdiğini söyledi. | Open Subtitles | لقد أخبرني أنه يحبني لذا لم نعد غاضبين عليه |
Beni sevdiğini, çok üzgün olduğunu ve onun için sadece benim olduğumu söyledi. | Open Subtitles | لقد قال لي أنه يحبني وأنه يعتذر عما بدر منه وأنني الفتاة الوحيدة في حياته |
Beni sevdiğini, bensiz yaşayamayacağını söylüyor. | Open Subtitles | لقد قال لي أنه يحبني و لا يستطيع أن يعيش دوني |
Beni sevdiğini biliyorum. Bundan eminim. | Open Subtitles | أعرف أنه يحبني أنا متأكده من هذا.. |
Beni sevdiğini ve hemen döneceğini söyledi. | Open Subtitles | و أخبرني أنه يحبني و أنه سيعود |
Ve düşündüm ki belki ilişkim olduğunu düşünseydi, Beni sevdiğini fark ederdi. | Open Subtitles | سيدرك أنه يحبني أعرف أن هذا يبدو غباءً حقاً، إنه فقط... |
Hem de Beni sevdiğini söyledikten sonra. Zavallı yetim melek. | Open Subtitles | و كان هذا بعد أن قال أنه يحبني - أيها الملاك الصغير - |
Bana yeniden Beni sevdiğini söylemeyecek olan bir adama aşığım, | Open Subtitles | أنا أحب شاب لا يقول لي أنه يحبني |
Her ne kadar Harry'e aşık değilsem de ona karşı yakınlık beslemeye başlamıştım.Çünkü bana aşık olduğunu sanıyordum. | Open Subtitles | على الرغم ، لم تكن لدي مشاعر حقيقية إتجاه (هاري) فقد تصنعت حماسة معينة لأني إعتقدت أنه يحبني |
Ama onun beni senden biraz daha çok sevdiğini hissediyorum. | Open Subtitles | مع ذلك، أعتقد أنه يحبني أكثر بقليل |
Yeterince bir süre beni seviyormuş gibi yaptı ve nakil için kendinin ihtiyacı olan böbreğimi çaldı. | Open Subtitles | حسناً، لقد تظاهر لوقت كافي أنه يحبني ليسرق كليتي لأنه كان يحتاج لزرع كلية |