"أنّك تعرف" - Traduction Arabe en Turc

• olduğunu bildiğini
• biliyorsunuz

Arrow görmüş sizi. Kim olduğunu bildiğini biliyor.
السهم رآك معه، وإنّه يعلم أنّك تعرف هويّته.

Lütfen bana kim olduğunu bildiğini söyle.
مرحبًا، رجاءً أخبرني أنّك تعرف هويّتك.

Bunun nasıl bir his olduğunu bildiğini biliyorum
و أنا أعرف أنّك تعرف ماهية هذا الشعور

Sanırım burada sizinle kaldığımızı biliyorsunuz, efendim.
أعتقد أنّك تعرف أنّنا سنبقى معك يا سيّدي

Madem kullandığı gemiyi biliyorsunuz, gidin yakalayın adamı.
إذن لو كنت تعتقد أنّك تعرف القارب الذي يستخدمه، فاذهب للإطاحة به.

Bunun kim olduğunu bildiğini varsayıyorum?
أفترض أنّك تعرف مَن يكون؟

Jane, Hollis Percy'nin peşindekinin kim olduğunu bildiğini düşünüyor.
و(جاين) يعتقد أنّك تعرف من سعى خلف (هوليس بيرسي).

Lütfen bana kim olduğunu bildiğini söyle.
مرحبًا، رجاءً أخبرني أنّك تعرف هويّتك. (دايمُن)، قل شيئًا.

Sorunumun ne olduğunu bildiğini söyledin.
قلت أنّك تعرف ما خطبي

- Kitabın nerede olduğunu bildiğini söylemiştin.
ظننتُك قلت أنّك تعرف مكانه

- Ne olduğunu bildiğini kabul ediyorsun.
-أنت تعترف أنّك تعرف ما تكون .

Bu sivil haklar konusunu ne kadar önemsediğimi biliyorsunuz.
أنّك تعرف مدى شعوري القوي حيال هذا قانون الحقوق المدنية.

Bu peri hakkında hiçbir şey bilmiyorum... ama sanırım siz biliyorsunuz.
لا أعرف شيئاً عن هذه الحوريّة لكنّي أخمّن أنّك تعرف

Bence ne gördüğünü biliyorsunuz.
و أعتقد أنّك تعرف ما الذي شاهده

Şimdi biliyorsunuz ki, bilim bize sorumluluğun sizde olduğunu; bunun sizin kontrolünüz altında olduğunu; mutluluğunuzun, sağlığınızın, becerilerinizin, kapasitenizin değişim, sürekli bir gelişme kapasitesi olduğunu ve sizin sorumlu özne ve taraf olduğunuzu söyler.
الآن بما أنّك تعرف ، والآن و بما أن العلم أخبرنا أنّك في موقع المسؤولية ، وانها تحت سيطرك ، وأن سعادك وصلاحك، وكفاءاتك وقدراتك ، قادرة على التعديل المستمر ، التحسين المستمر ، وأنت تمثّل الوكيل والطرف المسؤول.

Sanıyorum ki neden burada bulunduğunuzu biliyorsunuz.
-أفترض أنّك تعرف سبب وجودك هنا

Kapının nerede olduğunu biliyorsunuz sanırım.
أعتقد أنّك تعرف طريق الخروج.