"أنّ زوجها" - Traduction Arabe en Turc

    • kocasının
        
    Savcılık, kocasının defalarca arayıp aleyhine ifade vermek için yalvardığını söyledi. Open Subtitles قال المدّعي العام أنّ زوجها إتّصل عدّة مرّات، يتوسّل للشهادة ضدها.
    Bir kadın, boşanabilmek için ya dayak yediğini ya da kocasının uyuşturucu bağımlısı olduğunu söylemek zorunda! Open Subtitles على المرأة أن تقول بأنّها ضُربت أو أنّ زوجها مدمن
    Bana, kocasının onunla altı aydır yatmadığını söyledi. Open Subtitles ومع ذلك، إنّها تخبرني أنّ زوجها العجوز لم يمارس معها الجنس منذ ستّة أشهر
    kocasının bir adamı öldürdüğü gerçeğini kabul etmeye razı olması, onun teslimiyetçi ve itaatkâr bir kadın olduğunu gösteriyor. Open Subtitles حسنًا ، بما أنّها متقبلة حقيقة أنّ زوجها قتل رجل هذا يخبرنا أنّها إمرأة منقادة و مطيعة
    kocasının bir kaç gün önce kavga edip, eve morluklarla geldiğini söyledi. Open Subtitles لقد قالت أنّ زوجها تورّط في شجار قبل بضعة أيام وعاد إلى البيت مع كدمات
    Eğer kocasının hayatta olduğunu düşünüyorsa neden bir gözü bir çeşme ağlıyor? Open Subtitles إن كانت تعتقد أنّ زوجها حيّاً، فلمَ تبكيّ ؟
    Eski kocasının onu zehirlemeye çalıştığını mı düşünüyorsunuz? Open Subtitles أتظنّ أنّ زوجها السابق حاول تسميمها؟
    Belki kocasının çaldığının farkına vardığı için ağlıyordu. Open Subtitles ربّما كانت تبكي لأنّها أدركت أنّ زوجها -كان يسرق منها
    kocasının bir hain olduğu ortaya çıkmış, Çinlilere devlet sırlarını satıyormuş. Open Subtitles سيُكشف أنّ زوجها خائن لبيعه أسراراً للصينيين...
    kocasının dün gece eve gelmediğini söyledi. Open Subtitles لقد قالت أنّ زوجها لَم يعُد ليلة الأمس
    Tamam, kocasının geldiğini söyleyebilir misin? Open Subtitles حسناً، هل يمكنك إخبارها أنّ زوجها هنا؟
    Ölümünden sonra, kocasının ailesiyle Bakersfield'e taşındığını duymuştum. Open Subtitles سمعت أنّ زوجها نقل العائلة الى (باكرسفيلد) بعد موتها
    Bayan Fremont'a, kocasının çok fazla zamanı kalmadığını söylemeliyiz. Open Subtitles علينا إخبار السيّدة (فريمونت)، أنّ زوجها لم يتبقّ لديه الكثير
    Erin O'Malley kocasının Jared Raines adlı bir çocuğu aradığını düşünüyor. Open Subtitles إذن، (إيرين أومال) تعتقد أنّ زوجها يسعى خلف فتىً ما يُدعى (جاريد رينز).
    Bu da Teresa'nın kocasının hem ölü hem yaşıyor olduğunu söylemesini açıklar. Open Subtitles و هذا قد يفسّر سببَ اعتقاد (تريسا) أنّ زوجها حيٌّ و ميّتٌ في الآن نفسه.
    kocasının şeyini keşfedene kadar başlamamış... Open Subtitles ولا يبدأ حتى تكتشف أنّ زوجها...
    - Kızı ve kocasının... Open Subtitles قالت أنّ زوجها وابنتها...
    Bak, gidip de kocasını defnettiği gün kayınvalidemden kocasının seri katil olmadığını kanıtlamak için DNA örneği alma izni istemeyeceğim. Open Subtitles انصتِ، لن أستغلّ الموقف وأطلب من حماتي عيّنة حمضٍ نوويّ لأُثبت أنّ زوجها لم يكن قاتلًا مُتسلسلًا في اليوم الذي ستدفنه. -أفهم وجهة نظرك .

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus