- Seni uyarmaya çalıştım. - O sorunları var olduğunu. | Open Subtitles | لقد حاولت أن أحذّرك لديه مشاكل |
Seni uyarmaya çalıştım. | Open Subtitles | حاولت أن أحذّرك. |
Seni uyarayım, Amy'ye çıkma teklif etmek pek de iyi bir fikir olmayabilir. | Open Subtitles | (أصغي، ينبغي أن أحذّرك أنّ سؤال (آيمي للخروج بموعد قد لا تكون فكرة جيّدة |
seni uyarmak istedim. Kardinal'in 6 adamı odanda. | Open Subtitles | اردت أن أحذّرك هناك ستة حرّاس كاردينال في غرفتك. |
Ona güvenmemen konusunda Seni uyarmam gerekiyordu. | Open Subtitles | إحتجت أن أحذّرك ألاّ تثق به. |
- Centilmen olarak seni uyarıyorum: | Open Subtitles | -لكن بداعي الشهامة، يجب أن أحذّرك : |
Gerçekten hasta insanlar üzerinde çalışmadığım konusunda Sizi uyarmalıyım. | Open Subtitles | يجب أن أحذّرك بأنّني لا أعمل شخصيا مع الناس المرضى جدا. |
Seni uyarmaya çalıştım. | Open Subtitles | فعلاً حاولتُ أن أحذّرك. |
- Seni uyarmaya karar verdim. | Open Subtitles | قررتُ أن أحذّرك |
Seni bu ikisi hakkında uyarayım. | Open Subtitles | عليّ أن أحذّرك بشأن هذين... -إنّهم عطشَة كثيرًا . |
Tamam, ama seni uyarmak zorundayım, içtiğim zaman biraz aptallaşırım. | Open Subtitles | موافق، لكن علي أن أحذّرك أصبح غبياً عندما أشرب |
Ama seni uyarmak zorundayım. | Open Subtitles | لكن، عليّ أن أحذّرك |
Bak, seni uyarıyorum. | Open Subtitles | اتظر, أود أن أحذّرك |
Sadece İyonosfer girişiminin ölü doğduğu konusunda seni uyarıyorum. | Open Subtitles | أحاول أن أحذّرك بأنّ الاستثمار في (أيونوسفير) آيل للفشل |
Sizi uyarmalıyım ki, eğer geminiz Triad çözüme kavuşmadan daha fazla yaklaşırsa, otomatik savunma sistemimiz onu yokedecektir. | Open Subtitles | أنا يجب أن أحذّرك , إذا تحرّكت سفينتك أى حركة أقرب قبل نهاية المحكمة نظامنا الدفاعى الآلي سيقوم بتحطّيمها |
Ama dikkatli olmanız konusunda Sizi uyarmalıyım. | Open Subtitles | لكن يجب أن أحذّرك لتأخذي الحذر |