Acele etmem gerek. Çilekleri toplamama yardım et. | Open Subtitles | يجب أن أسرع ساعدني في جمع التوت |
Acele etmem gerek. Çilekleri toplamama yardım et. | Open Subtitles | يجب أن أسرع ساعدني في جمع التوت |
Ve hikayemin sonuna varmak için acele etmeliyim. | Open Subtitles | ويجب أن أسرع لأن قصتي شارفت على الإنتهاء |
Bırak beni. Lütfen bırak beni. Acelem var. | Open Subtitles | أرجوك دعنى أذهب على أن أسرع ، لقد فات الأوان |
Bunlara 2 hafta anca yeter! O zaman sanırım Acele etsem iyi olur. | Open Subtitles | سوف تبقيم أسبوعين إذا أظن أن علي أن أسرع |
Bana acele etmemi ve hazır olmamı söylemeniz gerek. | Open Subtitles | أن آخذ من وقتي لأذهب مع شخص آخر يُفترضُ بكِ أن تقولي لي أن أسرع و أتجهّز |
-Benim ofise gitmem gerek. | Open Subtitles | مرحباً , يا ستيوارت عليّ أن أن أسرع إلي المكتب حسناً |
Arabam bekliyor. Acele etmem lazım. | Open Subtitles | السيارة في انتظاري، يجب أن أسرع |
Tamam. Acele etmem gerecek. | Open Subtitles | حسناً ، على الرغم من ذلك فعلي أن أسرع |
Acele etmem lazım yoksa Kakashi Sensei'nin söylediği saatte yetişemeyeceğim! | Open Subtitles | يجب عليَّ أن أسرع وإلا لن أصل ! إلى الإجتماع في الوقت الذي حدده المعلم كاكاشي |
O yüzden Acele etmem gerekir. | Open Subtitles | لذا يجب أن أسرع للحاق بها |
- Teşekkür ederim. - Acele etmem gerektiği için üzgünüm. | Open Subtitles | أنا آسف يجب أن أسرع |
Harry, Acele etmem gerek. | Open Subtitles | هاري ,لابد أن أسرع |
Ve hikayemin sonuna varmak için acele etmeliyim. | Open Subtitles | ويجب أن أسرع لأن قصتي شارفت على الإنتهاء |
Şehrin öbür tarafında 10 dakika içinde bir toplantım var, o yüzden acele etmeliyim. | Open Subtitles | لديّ إجتماع بالمدينة خلال 10 دقائق، لذا يجب أن أسرع. |
İyi fikir. acele etmeliyim. | Open Subtitles | عادل بما فيه الكفاية، يجب أن أسرع |
Benim şimdi Acelem var, işe gitmek zorundayım. | Open Subtitles | لكن الآن يجب أن أسرع عليه أن أذهب إلى العمل |
Şimdilik hoşçakal, Acelem var. | Open Subtitles | مع السلامة الأن، لابد لي من أن أسرع |
Acele etsem iyi olacak. | Open Subtitles | يجدر بي أن أسرع |
O zaman Acele etsem iyi olacak değil mi? | Open Subtitles | إذاً من الأفضل أن أسرع, صحيح؟ |
- Annem acele etmemi söyledi. | Open Subtitles | -أمرتني أمي أن أسرع . |
Derse gitmem gerek ama acaba sonra gelsem olur mu diyecektim. | Open Subtitles | يجب أن أسرع إلى الصف، لكني كنت أتساءل لو كان بإمكاني أن أمر لاحقاً. |