"أن أعمل" - Traduction Arabe en Turc

• çalışmalıyım
• çalışmak
• yapmak
• çalışmayı
• yapmalıyım
• çalışmam
• çalışırım
• yapacağım
• çalışmaya
• çalışamam
• yapabilirim
• çalışabilirim
• işe
• yapayım
• çalıştım

Neden Ulusal Gizli Servisinde çalışmalıyım?
إذاً لم تعتقد أن على أن أعمل من أجل وكالة الأمن القومى ؟

Benim dünyadaki görevim normal bir insandan daha çok çalışmak oldu.
مهمتي هنا على الأرض أن أعمل بجدية أكثر عن الزملاء العاديين

Sadece ev için en iyisi neyse onu yapmak istiyorum.
أنا فقط أريد أن أعمل ما هو في صالح المنزل

İşe mail yoluyla alanımdaki bütün profesörlere onların gözetimi altında çalışmayı talep ettiğimi ifade ederek başladım.
فبدأت بمراسلة كل الأساتذة في منطقتي عبر البريد الإليكتروني .اطلب منهم أن أعمل تحت اشرافهم في مختبر

Bir şeyler yapmalıyım yoksa yaşamam gereken hayatı yaşayamadan, ölüp gideceğim.
أنا يجب أن أعمل شيء، أنا سأموت قبل أن عندي الحياة

Sırf istediğim gibi olmasını denemek için bile deli gibi çalışmam gerek.
علي أن أعمل بجهد فقط لأحاول أن أجعل كل شيء على طريقتي

İsterseniz hemen başlayabilirim işe. Hem de bir ay ücretsiz çalışırım.
يمكنني أن أبدأ مباشرة، يمكنني أن أعمل مجاناً لشهر إن إحتجت

Orada durmuş göğe bakıyordum ve yapacağım şey için Tanrı'dan beni bağışlamasını diliyordum.
أنا كنت أقف هناك، إوكينج فوق في السماء، سؤال الله للمغفرة لما أنا كنت على وشك أن أعمل.

Bunun gibi deneyimler, beni yılmadan çalışmaya ve insanların varsaydığı şeyleri çürütmeye teşvik etti.
خبرات كهذه شجعتني أن أعمل جاهداً لأثبت خطأ افتراضات الناس عني.

Pekala, sessizlikte çalışamam, o halde en azından beni eğlendirebilirsin.
حسناً, لا أستطيع أن أعمل بهدوء تستطيع أن تقوم بتسليتي

Eh, sanırım bir seferlik istisna yapabilirim... profesör. Bak ne diyeceğim... Bunu yapamam.
حسناً ، أظن بامكاني أن أعمل بعض الاستثناءات ، أستاذ لا أستطيع فعلها

Haftasonuna kadar senin yerine çalışabilirim. Sen de maaşını alırsın.
أنا يمكنني أن أعمل مكانك وفي نهاية الأسبوع إستلم مني صك الراتب

Çok çalışmalıyım ihtiyar. Sezon kapanmak üzere.
أسمع يا عجوز أنا يجب أن أعمل بسرعة الفصل تقريبا انتهى

Hayır, haftanın altı gecesi hazır yemek satan bir yerde kapıcılık yapıyorum. çalışmalıyım.
أنا حارس بمطعم وجبات سريعة لست ليال يجب أن أعمل

İlk ders çalışan sen olmalısın. Herkesin aldığı notun yarısını alabilmek için herkesten 2 kat fazla çalışmalıyım.
أعتقد بأنك الأول عليّ أن أعمل بجد أكثر من أي أحد آخر

- Pete, müşteriyi senin getirmen benim de çalışmak için sana yalvarmam gerekiyordu.
أعتقد أنك مفترض منك أن تحضر حساباً وانا يفترض مني أن أعمل عليه

Tüh ya! Yarın akşam çalışmak zorundayım. Düşündüm de burada randevulaşsak olmaz mı?
اللعنة ،يجب أن أعمل غداً مهلاً فكرة رائعة لما لا نحظي بموعدنا هنا

Çocuklarımın normal dünyanın bir parçası olması için,yapabileceğim her şeyi yapmak benim işim.
ووظيفتي هي أن أعمل كل ما فى وسعي حتي ينشأ الأطفال بشكل طبيعي

Başkaları üzerinden çalışmayı ya da yaşamayı umursamam.
أنا لا أهتم أن أعمل أو أعيش على فعل الأحرين

Yani, belki de bir liste falan yapmalıyım, o şekilde her şeyi düzgün tutabilirim.
ما أقصده هو أنه ينبغي لي أن أعمل رسما بيانيا حتى أبقي الأمور في نصابها

Bu yolculuğun masrafını karşılamak için çalışmam gerekecek mi peki?
لا بد أن أعمل في هذه الرحلة لكي أجني مصاريفي

Ben sadece geceleri çalışırım bütün şehir uykudayken ben sabahın ilk ışıklarına kadar görev yaparım.
لقد كنت فى الدوام قبل حلول الظلام أبقى وحيداً حيث المدينة نائمة حيث يمكننى أن أعمل حقا

Böyle düşünmene sevindim bir açıklama yapacağım.
أنا مسرور لأنك فكرت بذلك يا كريس لأنه يجب عليّ أن أعمل إعلان صغير

Onlara sanat direktörü olmak için orada çalışmaya karar verdim.
قررت أن أكون.. أن أعمل كمدير للفنون لهؤلاء

Sen bilmem ama ben kocamın eski sevgilisine kibar davrandım mı diye düşünürken tam randımanla çalışamam.
لا أستطيع أن أعمل جيداً وأنا أتساءل كيف أكون مهذبة كفاية تجاه صديقة زوجي السابقة

Hanımefendi lütfen size yardım etmeme izin verin. Sizin için ne yapabilirim?
رجاءً، سيدتي، دعيني أُساعدُكِ ماذا يمكنُ أن أعمل لكِ؟

Bak, bu işe ihtiyacım yok. İstediğim her yerde çalışabilirim.
انظري, أنا لست بحاجة لهذه الوظيفة أستطيع أن أعمل حيث أشاء

Öğütücünüz var mı yoksa geri kalanını bahçede mi yapayım?
ألديكم فتحة تصريف؟ او يتوجب أن أعمل الباقي في الساحة؟

- Radarı çalan kişinin onları izlediğimizi bildiği tahminine göre çalıştım.
أن أعمل تحت إفتراض أنّ من سرق الرادار علموا أنّنا نراقبه.