Geceyarısını beş geçene kadar sizlerle beraberim ve umarım beni bağışlarsınız, sonrasında, kaçmak zorunda kalacağım. | Open Subtitles | عليّ أن أبقى معكم حتى أخر 5 دقائق قبل منتصف الليل بعد الوقت الموعود أتمنى أن تسامحونني عليّ أن أهرب |
Ben kaçmak böylece O Titans meşgul. | Open Subtitles | لقد صرف انتباه الجبابرة حتى أستطيع أن أهرب |
Ne yapmamı bekliyordun, kaçmamı mı? | Open Subtitles | ماذا تتوقعين مني أن أفعل .. أن أهرب ؟ |
Benden ağlamaya başlamamı mı yoksa hemen kaçmamı mı istiyorsun? | Open Subtitles | أيجب علي أن أبدأ بالبكاء أو أن أهرب ؟ |
Kimse bakmıyorken arka kapıdan kaçıp gitmek istiyordum. | Open Subtitles | أتذكر إنني أردت أن أهرب من الباب الخلفي حين تؤاتيني الفرصة وأرحل |
Ama Simone'a doğru koşmak yerine önce diğerlerini uyarmayı tercih ettim. | Open Subtitles | (لكن بدلاً من أن أهرب إلى (سيمون أخترتُ مساعدة الآخرين أولاً |
Departman casusları onların haberi dışında onların parasıyla kaçma teşebbüsü tespit etmişler. | Open Subtitles | اكتشف جواسيس الدائرة أنني أحاول أن أهرب بأموالهم من دون معرفتهم |
Yüzemedim bile. Köpekbalığı da vardı gerçekten, ondan kaçmam gerekti. | Open Subtitles | بالكاد أجيد السباحة وكان هناك قرش، لذا أضطررت أن أهرب. |
Ya da yoktur. Küçükken ben de hep kaçardım. | Open Subtitles | أو ليس لديها شئ، لقد اعتدت أن أهرب في صغري، طوال الوقت |
Evet biliyorum, belki de aslında kendimden kaçmalıyım. | Open Subtitles | نعم أعرف، لكن ربما كان يجب علي أن أهرب من نفسي |
Neyse, öyle kaçmamalıydım. | Open Subtitles | على أيّ حال, لم يكُن عليّ أن أهرب فجأة بتِلكَ الطريقة |
O anda düsündügüm sey kaçmak istedigimdi ama çok geç kalmistim, bana hazir oldugumu söylüyordu. | Open Subtitles | أذكر بأنها كانت اللحظة التي.. أردت أن أهرب, لكن الوقت تأخر جداً لأنه قال بأنني كنت مستعدة |
Sadece sen ve aşkımızın olduğu ıssız bir adaya kaçmak isterdim. | Open Subtitles | أتمنى أن أهرب معك إلى جزيرة مهجورة حيث لا يوجد شيء سوى حبّنا |
Ama o dünyadan kaçmak ve yeniden başlamak istedim. | Open Subtitles | لكني أريد أن أهرب من هذا العالم وابدأ من جديد |
Şöyle ki, onunla kaçmamı istemişti. | Open Subtitles | لقد طلب مني بالصدفة أن أهرب معه |
Babam ormana kaçmamı söylemişti. | Open Subtitles | وطلب منى والدى أن أهرب فى الغابة. |
Raymond kaçmamı, Masha'yı da alıp... onunla birlikte kaybolmamı istiyor. | Open Subtitles | يود (ريموند) مني أن أهرب أن آخذ (ماشا) ونختفي معه |
İtiraf etmeliyim ki kaçıp gitmek ve herkese Bak adını unutturmak istedim. | Open Subtitles | أعترف أنني أردت أن أهرب وأترك الجميع "ينسون اسم "باك |
İtiraf etmeliyim ki kaçıp gitmek ve herkese Bak adını unutturmak istedim. | Open Subtitles | أعترف أنني أردت أن أهرب وأترك الجميع "ينسون اسم "باك |
kaçıp gitmek istiyorum. | Open Subtitles | أريد فقط أن أهرب بعيدا |
Ama Simone'a doğru koşmak yerine önce diğerlerini uyarmayı tercih ettim. | Open Subtitles | (لكن بدلاً من أن أهرب إلى (سيمون أخترتُ مساعدة الآخرين أولاً |
Beni takip eden kadınlardan kaçma gibi bir hobim vardır. | Open Subtitles | أفضل هواياتي أن أهرب من مطارة النساء |
İlk kez ve tamamen bu döküntü çevreden kaçmam gerekiyordu. | Open Subtitles | علي أن أهرب وبشكل نهائي من هذه الظروف القذرة |
Eskiden kan görünce kaçardım. | Open Subtitles | منظر الدم الذي اعتدت أن أهرب منه |
Çok iyi bir ev sahibi olmadığından değil ama kaçmalıyım. | Open Subtitles | ألم ترغب أن يكون ظيفك جيداً ؟ لكن علي أن أهرب |
Bir şeyler yapmam gerekiyordu, kaçmamalıydım. | Open Subtitles | من المفترض ان أبقى و أفعل شيئاً ليس من المفترض أن أهرب |