"أن الأمر كان" - Traduction Arabe en Turc

    • olduğunu
        
    • çok
        
    • olduğuna
        
    Hele bir objeyi alıp gelin sonra bana çok kolay olduğunu söylersiniz. Open Subtitles عد و معك القطعة الأثرية، بعدها أخبرني أن الأمر كان سهلا جداً
    Bu işin kızın birine yalan söylemekle alakalı olduğunu bilmiyordum. Open Subtitles لم أعلم أن الأمر كان حول الكذب على فتاة ما
    diyoruz. İspanyolca konuşlar ise eylemin kaza olduğu durumlarda yapanı hatırlamıyor, yine de bunun bir kaza olduğunu daha iyi hatırlıyorlar. TED في حين أن المتحدث بالأسبانية أقل احتمالاً لتذكر من كسرها إن كان الأمر حادثًا، ولكنهم سيتذكرون أن الأمر كان حادثًا.
    Aslında kendimi hep bunun bir işten daha fazlası olduğuna inandırdım. Open Subtitles لقد سمحت لنفسي أن أتوهم.. أن الأمر كان يتجاوز علاقة العمـل.
    Şimdi, çoğunuz bunun bir eşek şakası olduğunu anladınız, ve gerçektende çok, çok iyi. TED الآن، أغلبكم تمكن من ادراك أن الأمر كان مقلبا، وفي الحقيقة مقلب جيد جدا، جدا.
    Böyle olduğunu sanmıyorsunuz, değil mi? Open Subtitles إنك لا تعتقد أن الأمر كان هكذا، أليس كذلك؟
    Kimin evi olduğunu söylediklerinde kendini çok kötü hissetmiş olmalısın. Open Subtitles لابد أن الأمر كان مريعاً عندما أخبروك منزل مَن كان هذا.
    Bunun seksle alakalı olduğunu zannetmiyorum. Open Subtitles لا أعتقد أن الأمر كان يتعلق دائما بالجنس
    Bunun seksle alakalı olduğunu zannetmiyorum. Open Subtitles لا أعتقد أن الأمر كان يتعلق دائما بالجنس
    Ne kadar kötü olduğunu düşünsen de Başına gelen her şey Open Subtitles مهما ظننت أن الأمر كان سيء، لم يحدث لك شيء
    Bir şaka olduğunu söyledik. Bir tür kamuflaj, suni. Open Subtitles لقد صرحنا أن الأمر كان خدعة، شخص يرتدي قناع
    Acı, bana onun gerçek olduğunu hatırlatan tek şey. Open Subtitles الألم الذي أشعر به هو ما يذكرني أن الأمر كان حقيقي
    Doktorlar ve tedaviler yüzünden olduğunu biliyorum. Open Subtitles وأعلم أن الأمر كان بسبب الأطباء والعلاجات وما إلى ذلك
    Herkes çok güzel olduğunu söylüyor bence dehşet vericiydi. Open Subtitles قال الجميع إنه رائع جداً أظن أن الأمر كان مرعباً
    Tamam, severdim diyelim. Sizin bunun kaza olduğunu düşündüğünüzü biliyorum. Open Subtitles حسناً ، لقد أحببته ، وأعلَم أنكَ تظن أن الأمر كان حادثاً.
    Normal bir şey olduğunu düşünebilirler ancak bir baba olarak çocuklarımla birlikte cezaevinde olmanın çok utanç verici olduğunu düşünüyorum. Open Subtitles يعتقون اني كنتُ باردا لكني كأب, رأيت أن الأمر كان محرجا للغاية أن تكون في السجن برفقة أبنائك
    Bence işler iyi gidiyordu. çok güzel muhabbet ediyorduk. Open Subtitles أعتقد أن الأمر كان يسير كما يرام، كنا نتبادل حديثاً جميلاً.
    Bu şekilde olduğuna emin misin oğlum? Open Subtitles هل أنت متأكد من أن الأمر كان هكذا يا بني؟

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus